KARAKOLDA DOĞRU SÖYLER, MAHKEMEDE ŞAŞAR

Abone Ol

Yaşamın eski bir sözü vardır:
“Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar.”
Bu söz, 1 Aralık günü TBMM’de yaşananları anlatmak için bulunmuş sanki.
Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 18 Kasım günü grup toplantısında kürsüye çıkmış, bağıra bağıra konuşmuştu:

“Ekrem İmamoğlu duruşması TRT’den canlı yayınlanmalıdır!”

Sadece bunu demedi.
TRT’yi adres gösterdi, “Yargılama canlı yayınlansın, Türk Milleti olup biteni görsün” dedi.
Salon her zamanki gibi ayağa kalktı ve alkışladı.
Söz güçlüydü.
Ton sertti.
Mesaj netti.

Gel gelelim…

Sözün test edildiği yer kürsü değil, sandalyelerdir.
Alkış değil, oydur.
Siyasette gerçek yüzü gösteren şey ise her zaman oylamanın sonucudur.

CHP TEKLİFİNE RET

1 Aralık’ta CHP, İBB davasının TRT’den canlı yayınlanabilmesi için Ceza Muhakemesi ve TRT Kanunu’nda değişiklik öngören teklifin doğrudan Genel Kurul gündemine alınması için önerge verdi.

Yani diyor ki:

“Bahçeli yayınlansın dedi ya…
Alın size kanun teklifi.
Buyurun, hep birlikte yayınlansın.”

İçtüzük 37’ye dayanarak verilen bu önerge, yıl içinde sadece her milletvekilinin bir kez kullanabildiği özel bir haktı.
CHP bu hakkını TRT’nin şeffaf yayıncılığı için kullandı.

Peki sonuç ne oldu?

AK Parti ve MHP oylarıyla önerge reddedildi.

Evet, yanlış okumadınız:
Kürsüde “yayınlansın!” diyenler, alkışlayanlar, oylamada “yayınlanmasın!” dedi.

İşte siyasetin, halkın karşısına çıktığında başka; Meclis’te parmak kaldırırken başka konuştuğu o çarpıcı an…

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, ret oyu veren sıralara dönerek şöyle dedi:

“Mayıs ayında Bahçeli, ‘İddianameyi yazdıysanız delili içine koyun, TRT’de yayınlansın’ dedi.
Biz de o gün bu teklifi getirdik.
Çünkü bu dava millete mal oldu.
16 milyonun seçtiği belediye başkanını cezaevine koymaya çalışıyorsunuz.
Milletten kaçırmayın, TRT’den canlı yayınlayalım.”

Bu sözlerin ardından Meclis’te sessizlik hâkim oldu.

Çünkü gerçek, sessizdir.
Söz uçsa da oylamanın belgesi kalır.