Son Mühür / Osman Günden - Yaz mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesi, iklim krizinin etkisiyle artan sıcaklıklar ve insan kaynaklı ihmaller sonucu ortaya çıkan yangınlara karşı hazırlıklarını yoğunlaştırdı. İtfaiye Dairesi ile Coğrafi Bilgi Sistemleri Şube Müdürlüğü’nün iş birliğiyle, şehrin yangın riski haritası çıkarıldı ve öncelikli müdahale bölgeleri belirlendi.
Risk haritası dört başlıkta şekillendi
Hazırlanan harita, İzmir’in yangına ne ölçüde açık olduğunu dört ana unsur üzerinden değerlendiriyor. En büyük payı yüzde 42 ile bitki örtüsü oluştururken, insan etkisi yüzde 28 ile ikinci sırada yer aldı. İklim faktörleri yüzde 20’lik, topoğrafik özellikler ise yüzde 9’luk katkı sundu.
Temmuz ve ağustos aylarında sıcaklıkların zirve yaptığı saatler özellikle "14.00 ile 16.00" arası yangın riski açısından en tehlikeli zaman dilimi olarak tespit edildi. Risk seviyeleri haritada gri (çok yüksek), kırmızı (yüksek) ve sarı (orta) renklerle gösterildi.
Geçmişten ders, geleceğe önlem
İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanı Yaşar Korkmaz, orman yangınlarının artık sadece yerel değil, küresel bir sorun olduğunu vurguladı. Yangınlarla mücadelenin zorluklarına dikkat çeken Yaşar Korkmaz, geçmiş yıllara ait istatistiklerin detaylı bir şekilde incelendiğini ve bu verilerin yangınla mücadele stratejilerinin oluşturulmasında temel teşkil ettiğini ifade etti. Yapay zeka destekli analizlerle hazırlanan bu harita sayesinde riskli bölgelerin belirlenip özel önlemlerin devreye sokulduğunu dile getirdi.
Kırsalda tanker sayısı artırıldı
Riskli bölgelerin tespit edilmesinin ardından harekete geçen ekipler, yangın tehdidi taşıyan köylere daha fazla su tankeri gönderdi. Mahalle muhtarları ve bölge sakinleriyle toplantılar düzenlenerek alınması gereken bireysel ve toplumsal önlemler aktarıldı.
Yaşar Korkmaz, yangınlarla mücadelede sadece belediyeye değil, yurttaşlara da önemli görevler düştüğünü belirterek, “Yangına karşı önlem almak sadece belediyenin görevi değil. Yurttaşlarımız da gerekli bireysel önlemleri almak zorunda. Acil durum eylem planlarını anlatarak, herkesin kendi acil durum eylem planını hazırlamasını istedik. Burada yurttaşlar bireysel olarak kendi evlerinin çevresindeki otları temizleyebilir, yangın koridorları oluşturabilir” dedi.
Kritik saatler için özel tedbirler
Temmuz ve ağustos aylarında yangın olasılığının en yüksek olduğu öğle saatlerinde, riskli bölgelerde konuşlandırılmak üzere ek ekiplerin görevlendirilmesi planlanıyor. Yaşar Korkmaz, ilgili kamu kurumlarıyla yapılan koordinasyon toplantılarına dikkat çekerek, sahadaki organizasyonun başarısının afet yönetiminde kritik öneme sahip olduğunu söyledi.
Özellikle Karagöl gibi ormanlık piknik alanlarında geçici kapatma önlemlerinin devreye alınmasının istendiğini ve Balçova Teleferik bölgesinde yaz aylarında mangal yapılmaması yönünde uyarılar yapıldığını aktardı.
Yangınların büyük bölümü insan eliyle çıkıyor
Yaşar Korkmaz, orman yangınlarının yüzde 94’ünün insan kaynaklı olduğuna dikkat çekerek, “Bıkmadan usanmadan, alınması gereken tedbirleri söyleyeceğiz. Sönmemiş sigaranın çevreye, doğaya atılması nedeniyle çıkan orman yangınları azımsanmayacak derecede yüksek.
Özellikle araç seyir halindeyken sigaraların dışarı atılmaması gerekiyor. Böyle davranan ebeveynleri uyarma konusunda çocuklarımız ve gençlerimizden de destek bekliyoruz.” dedi.