HAYALLER YIKILIR MI?

Başlarken yeni bir işe insanın içinde bir umut doğar. Mutlu olacağına inanır. “Neden olmasın bu kez her şey güzel olacak” deriz. Pardon her şey güzel olacak demek sakıncalı mıydı? Oysa birlikte başarılı olmak için başladığımız işle ilgili bu cümle uygun olmalı... Kusura bakmayın ben Almanya’da doğduğum için bazen Türkçem yetersiz kalıyor. Türkçem iyi değilse neden yazar kadrosunda mıyım? Niçin gazeteciliği mi seçtim.

Abone Ol

Neden olmasın ki! Sanki mevcut gazetecilerin Türkçesi benden daha mı iyi... Beraber ıslanacağız habere giderken beraber yürüyeceğiz bu yollarda ... Oooo bu da bir siyasi şarkıyı mı hatırlattı bu da mı yasak yani! Tamam baştan başlayalım o zaman...

Merhaba,

Bundan sonra her hafta Perşembe günü benim bir yazım ile karşılaşacaksınız. Bazen kuştan, kurttan, ağaçtan çiçekten bahsederken bazen de yaşamın güzellikleri bunun yanı sıra yaşattığı sıkıntılara da dokunacağım. Hayallerimi anlatacağım. Gördüklerimi yazacağım. Gördüklerimle hayallerimi aynı fırında pişirip sunacağım. Hayaller yıkılmaz değil mi?

Evimin penceresinden baktığımda penceremin yanına arıların kovan yaptığını gördüm. “Oh ne kadar ballısın” diyorsunuz ama benim evde iki çocuğum var ve arıya alerjileri var. O kovanı alıp başka yere taşımak lazım. Bir sokarlarsa yandım. Kemalpaşa’nın TOKİ evleri arılarında gözdesi... Belediyeye söylesem. Koca başkan bununla mı ilgilenecek! Daha önemli işleri vardır. Şu aralar yeni vergi toplamanın peşindeymiş...

Sabah kalkıp işe yetişmek için dolmuşu yakalamak lazım. Ama dolmuş kaldırılmış. Otobüsün saati değişmiş. Ne yapacağım şimdi... Neden böyle oluyor? Kuralları olmalı bir toplumun, araçların saati var ama uyulmuyor hiç...

HAYAT HER GÜN YENİDEN BAŞLAR...

Üzülmeyin bu ülkede her sabah yepyeni bir güne uyanırsınız. Yeni bir koşu, yeni bir şans daha başlar. Yarışırsınız sürekli... Heyecan doruktadır. Yaşamın keyfi burada değil mi zaten... Atın müdürünüze bir mesaj “geç kalacağım özür dilerim” sizi idare edecektir. Bilir ki siz geç kalsanız da yapmanız gerekenleri gelince halledersiniz.

ÇAY MI KAHVE Mİ?

Güne bir yudum çay ya da kahve ile başlamak önemli... Karnınız açsa kahve toksa çay tavsiye edilir. Kahvaltı yapacaksanız çay ile daha güzel olur. Çayın doğru demlenmesi de önemli... Gerçi şimdi poşete girmiş çaylar var. Yataktan kalkar kalkmaz filitre kahvesini yudumlamadan gözünü açamayanlarda var. Yaz günü buz gibi latte ile güne başlayanlarda... Önemli olan güzel bir kahvaltı yapabilmek... “Kahvaltının mutlulukla bir alakası olmalı” demiş şair... Kahvaltıyı atlamamak lazım ama iş ortamında bir gevrek çay ile yapılan kahvaltı da pek kahvaltı sayılmıyor. Zeytin, domates, biber, salatalık, ben pek sevmesem de peynir olmazsa olmaz... Bunları yerken gazete de okumak lazım. Güne haberdar olarak başlanmalı... Gündem sürekli değişiyor. Ben içinde olmama rağmen bazı haberleri kaçırıyorum.

SEVDİĞİNİZ İŞ...

Mutlu olmak için sevdiğiniz işte çalışmanız gerekiyor. Ayaklarınız geri geri gitmemeli... Evden çıkarken yüzünüzde hafif bir tebessüm olmalı... Derin bir nefes alıp, sağlıklı olduğunuz ve gideceğiniz bir işiniz olduğu için şükretmelisiniz. İşe sağ ayağınızla girip, herkese günaydın diye selam vermelisiniz. Unutmayın siz nasıl yaklaşırsanız karşınızdaki de öyle davranır. Birbirimizin aynasıyız sonuçta... Zor bir işimiz var. İnsanlara haber vermek en kutsal görev... İş yetişir panik yok. Bizim işin seveni çok. Gençlere yol göstereceksin. İş bitince yine vedalaşarak ayrılacaksın. Yarın ne olacağı belli olmaz arkandan “Bedia ne iyi insandı” demeleri lazım. Hayır dualarını alman lazım. Kimsenin kalbini kırma! Yaşamak güzel... Her sabah Balamir’in enerjisiyle Radyo Ege’ye ulaşıyorum. O yol Balamir olmasa bitmez ki! Gelince de ondan bir şarkı istiyorum. Günün şarkısı tüm gün beni hayata bağlıyor. Bugün Kayahan’dan “Neden olmasın?” dedik... Yarın mı? O sabah belli olacak yolda ne aklıma gelirse...

Neyse ilk yazımın sonuna geleyim artık... Bu başlangıç daha yazacak çok yazımız gidecek çok yolumuz var...

Haftaya görüşebilmek umuduyla... Hayalleriniz hiç yıkılmasın!