HAYALLER ŞAHLANIYOR, GERÇEKLER EMEKLİYOR...

Türkiye İstatistik Kurumu'na göre her geçen ay ekonomi büyüyor, hatta şahlanıyor biraz daha abartırsak her evde tencere fokur fokur kaynıyor.

Abone Ol

Şöyle bir bakıyorum ben böyle bir ortam göremiyorum. O zengin ekonomi nerede, hangi ülkede? Biz mi yoksa TÜİK yetkileri mi Türkiye'de yaşamıyor? Bize nerenin ekonomik verisi aktarılıyor her ay şaşkınlık içerisinde takip ediyorum.

Cuma ve Pazar günü şöyle bir semt pazarını gezdim, insanları gözlemledim ilk dikkatimi çeken çok az kişinin elinde pazar arabası olmasaydı, pazar arabası olanlar ise yaşlı amca ve teyzelerdi.

Tezgahlardaki fiyatlara bakınca kimsenin elinde pazar arabası olmamasının sebebini anladım. Çünkü fiyatlar öyle uçuk ki, en ucuz sebzenin kilosu 140 lira, en ucuz meyvenin kilosu 100 lira, peynir 350 lira, zeytin 300 lira, gözlemlemeye devam ettikçe teyze ve amcaların pazar arabalarını yürümelerine yardımcı olması için baston niyetine kullandıklarını ve halkın her şeyden 250 gr ve 500 gr alabildiğini gördüm.

Ekonominin şahlandığı bu günlerde halkın sebze ve meyve yiyememesi sizce de garip değil mi?

Geçtiğimiz günlerde Konya'da, AK Parti Konya Milletvekili Mehmet Baykan'ın bir pazar esnafı ile sohbeti "güleriz ağlayacak halimize" dedirtirdi.

Diyalog şöyle:

Mustafa Baykan: Meyveyi bir kenara bırak, vatandaş haftalık pazarı 200-250 liraya görür mü?

Pazarcı: 250'ye görmezse 300'e görür.

Ve sohbet iyice komikleşiyor, pazarcı sözlerine şöyle devam ediyor, ondan 250 gr, bundan 100 gr alırsa olur.

Milletvekilinin gülümsemesiyle sohbet sonlanıyor.

Herkes mutlaka denk gelmiştir, bu haftanın başında sosyal medyada tıklama rekoru kıran video, Diyarbakır'da bir haber portalı, simit satan küçük çocuğa "TÜİK verilerine göre ekonomi yüzde 4.8 büyümüş sen buna
ne diyorsun?" diye bir soru yöneltiyor.

Küçük çocuktan tokat gibi cevap.

"Ağabey ekonomi büyümüşse ben neden kafamda tepsiyle geziyorum?"

VEE... İZMİR'İN ÇÖP SORUNU...

Konak'ta komşular yine mutsuz...

İzmir'in çöp sorunu resmen kangrene döndü bunu halletmek bu kadar zor olabileceği aklıma bile gelmezdi.

Sadece Konak'ta değil, İzmir'in her semtinden mikrop yağıyor, geçen bir yazımda daha yazmıştım, dünya olarak bir mikrop hastalığı ile milyonlarca vatandaşımızı kaybettik. 3 yıl boyunca evlere kapandık, bazı işletmelerimiz kapandı ve daha neler neler yaşadık.

Pandemi 2023 yılında bitti ve 2025 yılındayız, bu sefer İzmir'den yayılan mikropların yeni bir hastalığa yol açmasına ramak kaldı.

İzmir'in hangi semtine giderseniz gidin, durum aynı. Sizlerle eskisi gibi fotoğraf ve video paylaşacaktım fakat gerek olmadığını düşündüm.

Çünkü kişisel sosyal medyama ve Son Mühür'ün whatsapp hattına, sosyal medyalarına İzmir'in her yerinden çöp ihbarları geliyor.

Bu işin sorumlusu kimse hangi kurum kuruluş ise, İzmir'deki çöp sorununa ivedilikle çözüm bulunmalı gün geçtikçe işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Ben sade bir vatandaş olarak belediyelerin yetersiz kaldığı kanaatına vardım, bu konuya artık hükümetin el atması ve çözüm bulmasını istiyorum.

Önümüzdeki haftaya kadar kolera hastalığına yakalanmazsak görüşmek üzere...