İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, emekli Tümgeneral Ethem Büyükışık’ın oğlu Dorukhan Büyükışık’ın 13 Mayıs 2018’de yaşamını yitirmesiyle ilgili soruşturma dosyasını yeniden açtı. Daha önce suç duyurusunu takipsizlikle sonuçlandıran savcılık, Büyükışık’ın gündeme getirdiği iddiaları dikkate alarak soruşturma başlattı. Savcılık, Büyükışık’ın işaret ettiği polislerin belirlenmesi ve şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınması için İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne talimat yazısı gönderdi. Savcılık, gerekli araştırmalar yapılarak evrakın “ivedilikle” savcılığa gönderilmesini istedi.
T24'ten Tolga Şardan'ın haberine göre İzmir Narlıdere’de 13 Mayıs 2018’de cansız bedeni bulunan Dorukhan Büyükışık’ın babası Ethem Büyükışık’ın, oğlunun şüpheli ölümü ile ilgili gelişme yaşandı.
Baba Büyükışık’ın açıklamaların ardından, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne talimat yazısı gönderdi. Baba Büyükışık’ın oğlunun ölümü konusunda yürütülen soruşturmayla ilgili ortaya attığı iddiaları dikkate alan savcılık, 2021’de takipsizlikle sonuçlandırdığı soruşturmadan ayrı olarak yeni bir soruşturma açtı.
OLAY YERİNDE OLAN DİĞER POLİSLER DE TESPİT EDİLECEK
Savcılık, dosya kapsamında sonra Asayiş Şubesi bünyesindeki Gasp Büro Amirliği’ne bir sayfalık talimat gönderdi. Soruşturma Savcısı Murat Yılmaz’ın imzasını taşıyan talimatta, olay sonrasında, olay yerinde olup halen kimlikleri belirlenemeyen polislerin kimliklerinin tespit edilip savcılığa bildirilmesi istendi. Ayrıca, Ethem Büyükışık’ın 2021’deki suç duyurunda adı geçen polis müdür, amir ve memurlara “şüpheli” sıfatıyla savcılığa ifade vermek üzere bildirimde bulunulması kaydedildi.
Savcılık talimatında şöyle denildi:
"1. Müştekinin şikayeti ile ilgili olarak ekte gönderilen şüpheliler ifadesinde, olay yerine gelindiğinde kamera görüntülerinin bulunduğu kulübeye şüpheliler İsmail Köksal, Fikret Sarıaslan ve Barış Alp ile birlikte olay yeri inceleme ekibinde görevli bir polis memurunun da gittiği anlaşıldığından, bu kulübeye giden Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü personelinin kim olduğunun tespit edilmesi, tespit edilen görevlinin şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaatını sağlanması,
2. Olay yerinde kolluk görevlilerinin intikalinden sonra cesedin kimlik tespiti yapılmaya çalışıldığı sırada inşaat halindeki binanın en üst katında, ölen Dorukhan Büyükışık’a ait kişisel eşyaların bulunduğu tespit edilmekle, eşyaların arasında olduğu belirtilen otomobil anahtarı yerinden hangi kolluk görevlisi tarafından alınarak, anahtarı üzerinde daha olay yeri inceleme ekiplerince inceleme yapılmadan delilin bozulmasına sebep olan kolluk görevlisinin kim olduğunu tespit edilmesi, tespit edilen görevlilerin şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaatın sağlanması,
3. Olay yerine intikal eden polis memurları arasında yer alan Bekir Daştan, Hakkı Uysal ve Bilal Avcı isimli polis memurlarının kimlik tespitlerinin yapılarak şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaatlarının sağlanması,
4. Soruşturmaya konu olan ölüm olayı ile ilgili resmi olarak görevli olmasalar da olay yerinde bulundukları ve talimat verdikleri anlaşılan dönemin Narlıdere İlçe Emniyet Müdürü olan İsmail Yalçın’ın, dönemin Narlıdere İlçe Emniyet Müdürü Yardımcısı olan ve olay yerinde bulunan görevlinin olay tarihinde Narlıdere İlçe Emniyet Müdürlüğü Suç Önleme Büro Amiri olan görevlinin kimlik tespitleri yapılarak şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaatlarının sağlanması,
5. 13.05.2018 tarihinde dosyamız müştekisi Ethem Büyükışık’ın oğlu Dorukhan Büyükışık’ın vefatı olayı ile ilgili olarak İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Haber Merkezi’ne veya 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbarın hangi tarihte, saat kaçta ve kim tarafından yapıldığının kesin suretiyle tespiti ile olay yerine ilk giden ekibin kim olduğunu net olarak tespit edilmesi,
6. Ölüm olayı ile ilgili şantiyeye ait kamera görüntülerinin hangi polis memurunca, kimden teslim alındığının tereddüte yer vermeyecek şekilde kesin suretle tespit edilerek kimlik tespiti yapılan şüpheli polis memurunun ifadesinin alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımıza müracaat sağlanması,
Belirtilen bu konularda hazırlanacak evrakın Cumhuriyet Başsavcılığımıza ivedilikle gönderilmesi.”
NE OLMUŞTU?
27 yaşındaki Dorukhan Büyükışık, 13 Mayıs gecesi spor yapmak amacıyla anne ve babasıyla beraber ikamet ettiği evden çıkıp, İzmir Narlıdere’deki evine 600 metre uzaklıkta, 27 metre yükseklikte, kaba inşaatı bitmiş bir binanın 9-10 metre önünde, kafası demir korkuluğun altında ve bedeni beton istinat duvarının üzerinde olacak şekilde ölü bulunmuştu.
Olay yerinde farklı açıları kaydeden 19 kameranın yanı sıra 4 bekçi ve konteynerlerde yatan 10’dan fazla işçi vardı. İşçiler, olayın olduğu saatte "yüksek bir haykırma" sesi duyduklarını söylemiş ancak ifade vermemişlerdi. Aynı anda olay yerinde bulunan bir başkomserin tanıkları, olay yeri incelemesi yapılırken alandan uzaklaştırdığı ve kaçırdığı ortaya çıktı.
KAMERA KAYITLARI SAHTE ÇIKTI
Olay günü soruşturma yapan savcı ve polis, adli tıp uzmanı doktor tarafından olayın yüksekten düşme olmadığı ifade edilmesine rağmen bölgedeki güvenlik kamerası kayıtlarını almadı. Şirketin tüm kameralara ait kayıtları gizlediği ortaya çıktı. Savcılık, olaydan tam 25 ay sonra kayıtları istedi. Ancak bir kameranın kayıt cihazı hiç verilmedi. Şirket tarafından verilen diğer kamera kayıt cihazında ise, olay tarihine ilişkin görüntü yoktu.
Polis merkezinde 54 dakikalık bir kamera kaydı CD’si ortaya çıktı. Baba Ethem Büyükışık, kamera kayıtlarını özel bilirkişiye inceletti. Bilirkişi, kayıtların kök bilgilerinin olmadığını, sahte delil olarak inşaat firmasınca üretildiğini ortaya çıkardı.
Olay yeri fotoğraflarına göre, 27 metreden düştüğü iddia edilen Dorukhan Büyükışık’ın başının parçalanmadan inşaat demirleri altına nasıl girdiği sorusunun da yanıtsız kaldı. Daha sonra yapılan araştırmalarda ise Büyükışık’ın öldükten/öldürüldükten cansız bedeninin sabah bulunduğu yere taşındığı ortaya çıktı.
TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ
Geçen temmuzda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Ethem Büyükışık’ın zaman içinde kişisel çabalarıyla yürüttüğü süreçte ortaya çıkan yeni delil ve verilere rağmen 13 kişi hakkında takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik kararında inşaat firmasının sahipleri ve çalışanları yer aldı.
Baba Ethem Büyükışık, savcılığın bu kararına da itiraz etti.