Bu konu çok önemli çok… Dün 18 Mart Çanakkale boğaz zaferimizin yıldönümüydü. Lakin verilen mesajlar milli tarih bilincimizin nasıl tehdit altında olduğunu kanıtlar gibiydi. Bu tehdidin farkında birkaç hassas kalem dışında, mevki makam sahipleri dahil, pek çok yurttaş 18 Mart’ın, sanki tüm Çanakkale sürecinin günüymüş gibi yansıttılar. Ne yazık ki 18 mart coşkusu saman alevi gibi bir heyecanla iki günde geçti bitti…

Ama dün yayınımda, önceki gün de eski bir yayınımın parçasıyla Çanakkale’nin önsüzüne dikkat çekmeye çalıştım. Açık söyleyim kalbi güzel yurttaşların dışında kimsenin ilgisini çekemedim. 

Zamanında Enver Paşa’nın ustalıkla gölgelettiği, Enver Paşa’dan sonra da kimsenin aydınlığa çıkarmadığı, adeta sanki utanılacakmış gibi yok sayılan 5 – 10 Mart İzmir Savunması İzmir Müstahkem Mevki Kumandanlığının zaferi yine gündeme girmedi. 

Oysa Urla’dan Dikili’ye tüm körfez kıyılarının İngilizlerce hunharca bombalandığı, savaş uçaklarının sivil halkın üzerine ölüm yağdırdığı, İzmir’deki bazı İngiliz soylu Levantenlerin Sporting kulüp çatısından bombardıman üzenine bahse tutuştukları, İzmir valisi Rahmi beyin zekice plan uygulaması sonucu İngilizlerin kaçtığı ve şehitlerin verildiği bir savunmaydı… Tıpkı Çanakkale gibi… 

İsrail'de binlerce kişi sokaklara indi: İstifa ve esir takası istiyorlar! İsrail'de binlerce kişi sokaklara indi: İstifa ve esir takası istiyorlar!

Rica ediyorum Büyükşehir başkan adaylarından… Cemil Tugay’dan, Hamza Dağ’dan, Ümit Özlale’den, Naşit Birgüvi’den, Burcu Bostancıoğlu’ndan rica ediyorum kalben… Çevrenizde İzmir aidiyeti olmayanları tutmayın Allah aşkına, şehitler aşkına tutmayın! 

Ne mutlu Türküm diyene

Kaynak: Haber Merkezi