Ayşegül Koç / 2013 yılında temeli atılan, 30 ayda tamamlanarak hizmete alınacağı söylenen ve açılışı 7 kez ertelenen bayraklı şehir hastanesi ile ilgili şimdi de depreme dayanıksız mı? sorusu gündemde… konuya ilişkin açıklama yapan Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol; “izmir şehir hastanesi içerisinde güçlendirme yapıldığıyla ilgili görüntüler elimize geldi. hastane daha hizmete girmeden güçlendirme yapıyoruz. gerçekten vahim bir durum” dedi. doğruyol, izmir’de depreme dayanıksız olduğu tespit edilen devlet hastanelerinin sayısını da paylaştı…
Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Son Mühür Tv’de yayınlanan Sıcak Bakış programı’nda Ayşegül Koç’un sorularını cevapladı.
İzmir Şehir Hastanesi’nde deprem güçlendirme çalışmaları yapıldığı iddiasını değerlendiren Doğruyol, “oraya bir hastane yapılmış ve açılış tarihi sürekli erteleniyor. 30 ayda tamamlanması gereken hastane 10 yıldır açılamıyor. Bilgi, belge olmadan konuşmuyoruz tabii ki. İzmir şehir hastanesi içerisinden kamuoyuna yansıyan görüntüler çerçevesinde hastanenin içerisinde sıvaların, mermerlerin kırılarak güçlendirme yapıldığıyla ilgili görüntüler elimize geldi. İzmir zaten deprem kuşağında olan bir ilimiz. Sıfırdan yeni bir hastane yapıyoruz ve bu hastane daha bitmeden, hizmete girmeden deprem güçlendirmesi yapıyoruz. Gerçekten vahim bir durum bu!
“Elimizdeki görüntüler var”
Şehir hastanesinden gelen görüntüler güçlendirme yapıldığını gösteriyor diyen doğruyol; o dönemin deprem yönetmeliğine göre temel atıldığı için deprem mevzuatının değişmesiyle birlikte yeni sisteme göre yeniden güçlendirme yapıldığı söyleniyor. Şehir hastanesi dün başlamadı ki. Biz vatandaş olarak şuna bakarız. şehir hastanesinde güçlendirme yapılıyor mu, yapılmıyor mu? Yapılıyor. Umarım ki deprem felaketinde Bayraklı şehir hastanesi’nde bir sıkıntı yaşamayız. Ancak sıkıntı yaşanacak gibi görünüyor.” dedi.
“Bazı hastaneler oraya taşınacak”
İzmir şehir hastanesinin açılmasıyla şehir merkezindeki bazı hastanelerin oraya taşınacağını da belirten doğruyol; “bazen bürokratlarımız ‘biz diğer hastaneleri kapatmayacağız’ diye bir ifade kullanıyor. Siz eğer şehir hastanesi açıyorsanız o şehirdeki devlet hastanelerinin belli bir bölümünü kapatmak zorundasınız. Kapatmadan yapamazsınız. Oraya hasta akışı lazım, çünkü garanti ediyorsunuz.
İzmir hastaneleri alarm veriyor
Ahmet doğruyol, 2020 yılındaki depremden sonra izmir’de yer alan devlet hastanelerinin akıbetiyle ilgili verileri de paylaştı. doğruyol, “ izmir’de 12 devlet hastanemizin depreme dayanıksızlığı ile ilgili raporlar mevcut. bu hastanelerin yenilenmesi lazım. üç yıl geçmiş aradan, bir Buca devlet hastanemiz var, elle tutulur yanı yok. Yeni yapılmış bir hastane olmasına rağmen binbir tane sorun. hastane yapmak likayat işidir. Normal bir müteahhite bu işini yaptırırsanız böyle olur.”dedi.
Ambulanslarımız kırmızı şeritli taksilere döndü
112 ambulanslarının asli görevlerini yapamadığını belirten doğruyol, ilginç veriler de paylaştı. doğruyol; ”112 ambulanlarımızın asli görevi ölüm riski taşıyan vatandaşlarımıza müdahaledir. maalesef biz ondan çıktık. bizim ambulanslarımız şuan kırmızı şeritli taksilere döndü. avrupada ambulans çağırıldığında acil vaka yoksa vatandaşa ceza makbuzu kesilir. Türkiye’de de aynı uygulama olmalı. Ambulanslarımızın gittiği vakaların yüzde 70-80’i acil olmayan vakalar. Vatandaş yürüyor, hareket halinde ancak yine de ambulansı çağırıyor. Bizim devleti ve devletin imkanlarını korumamız lazım” dedi.
ikinci beyaz reform süreci
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından açıklanan ikinci beyaz reform sürecinde, şiddete karşı uygulanacak olan ‘ara kod’ uygulaması hakkında da konuşan Doğruyol, zaten şuan bir beyaz kod uygulması var. siz sağlıkta şiddeti önleyecek misiniz, önlemeyecek misiniz? Bize göre önleme niyetleri yok. Önlemek için bir adım atın.
Şiddet uygulayan vatandaşı gözaltına alın, acil durumlar haricinde sağlık hizmetlerini ücretli hale getirin. siz bunları yapmadıkça, sağlıkta şiddet için etkin yasaları çıkarmadıktan sonra hiçbir faydası yok. bizim sağlık sistemimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu ilk yıllarda mükemmeldi. Şu an biz onu arıyoruz. Her geçen gün sağlık sistemimiz bozluyor. “ ifadelerini kullandı.
“Sağlıkta şiddeti önleme niyetleri yok”
son zamanlarda sağlıkçılara yönelik şiddet ve tedbirlerin yetersizliği ile ilgili açıklamalarda bulunan Doğruyol. “sağlıkta şiddet için bir şey yapamıyoruz değil, bir şey yapmak istemiyoruz. şiddet için bir şey yapılmak istenseydi ne şiddet kalırdı ne başka bir şey. Sağlıkta şiddetin bu hale gelmesindeki en büyük sorumlu siyasi erktir. Siyasilerimiz sağlık çalışanlarını size hizmet etmek zorunda acile giden geri dönmeyecek gibi ifadeler kullandığından dolayı vatandaşlarımız bu hale geldi. Sağlıkta şiddet önlenmek istenseydi nasıl ki bir vatandaş bir adliyede savcımıza saldıran vatandaş gözaltına alınıyorsa, görev başındaki sağlık çalışanı için aynı uygulama olmalı. siz sağlıkta şiddeti legal hale getirirseniz hal böyle olur. Yöneticilerimiz kesinlikle sağlıkta şiddeti önlemek istemiyor.” dedi.
“Toplu sözleşmelerde tiyatro oynanıyor”
Memur maaş zammı olarak hiçbir beklentimiz yok diyen doğruyol, “biz memur maaşları ile ilgili açıklamalar yaptık, hiç bir şey beklemiyoruz. sayın cumhurbaşkanı yüzde kaç istiyorsa veriyor. cumhurbaşkanı ne takdir ederse… 2010 yılında gelen toplu iş sözleşmesinin memurlar adına hiçbir getirisi yoktur. yetkili sendika memur sen, kapı kapı dolaşıp ‘2010 referandumuna evet oyu verin, memurlara toplu sözleşme hakkı gelecek’ diye dolaştı. şuan gelen toplu sözleşmeye kendileri diyor ki; ‘böyle toplu sözleşme olmaz.’ biz o dönemde olmayacağını zaten söylemiştik. 11 kişilik hakem kurulunun altısı zaten hükümet tarafında, oradan memur lehine bir şey çıkması mümkün değil. toplu sözleşmelerde sadece tiyatro oynanıyor. sendika hak arama kuruluşudur, çalışanın yanında olmalıdır, mücadele etmesi gerekir. sözleşmeli idareciler yüzünden ülkenin birçok yerinde binbir türü sıkıntı var. siyasi partinin referansı olmadan idareci olamıyor kimse. siyasetin en fazla yürütüldüğü alanlardan biri sağlık bakanlığıdır. hastanelerimiz liyakatsizlikten ötürü kontrolden çıkmıştır” dedi.
“Mobbing en fazla uygulandığı kurum…”
sağlık bakanlığı mobbingin en fazla yaşandığı bakanlıkladan bir tanesi diyen doğruyol, “idareci olmak için likayat gerekir. izmir’de sıkıntıların yaşandığı çok fazla yer var. mobbingin en fazla uygulandığı kurumlar, sağlık bakanlığı kurumlarıdır. personellerimiz sürekli olarak parayla terbiye edilmeye çalışılmaktadır. hakkını arayan personelimiz çözüm bulamamaktadır” açıklamasında bulundu.
