Mağara döneminde bile rastlanmayan, kadını değersiz gösterme günümüzde karşımıza çıkmakta, Birçok kişi maalesef kadının değerini, kazanımlarını azaltmak için çaba harcıyor. Kadın ekonomik özgürlüğünü kazanıp, ayakları üzerinde durarak bir birey olarak kendini kanıtlaması bazı erkeklerin işine hiç gelmiyor. Bana kimse örf ve adetlerden bahsetmesin. Örf ve adetleri konuşan kişilerden öğrenecek değildir türk toplumu. Beni de dedem, anneannem, babaannem örf ve adetlerle büyüttü yetiştirdi. Sanki biz uzaydan gelmişiz bir tek bu konuyu onlar biliyormuş gibi davranılmasına  isyan ediyorum. 

KADININ ADI YOK... 
"Aileyi dişi kuş yapar" sözü bile sadece kadına zorla değer vermek için söylenmiş gibidir. Dişi kuş aileyi yaparken, erkek kuş aileyi bozmak için mi yaratılmıştır? diye sorası geliyor insanın. Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır sözü de aynı zorlama ve ezileni onura etme çabasıdır bence. Neden başarılı bir kadının arkasında bir erkek olmasın?

ATATÜRK, "DÜNYADA GÖRDÜĞÜNÜZ JER ŞEY KADININ ESERİDİR. "
Ulu önder Atatürk, dikkatli ve ince düşünerek Türk toplumuna kadının yerini sunarak, kadınlara önder olabilmeleri için bir çok hak vermiştir. Hala bazı ülkelerde kadınlar bu haklara sahip olamamışlardır.  

DAHA İLERİ GİDİLMELİ... 
Bu konuda daha ileriye gitmek varken geriye adım atacak kararları anlamak mümkün değil. Mehter Marşı gibi bir adım ileri, iki adım geriye gidilirse, ileriye değil geriye gidersiniz. Bence bu kadın erkek ayırmadan, insan haklarını benimsemek ve  uygulamak en doğrusudur. 

ÖLDÜRMEYECEKSİN!
Oldum olası bir kişinin bir diğerini öldürmesini anlayamamışımdır. Allah (c.c.)  "Kullarıma benden başka kimse cezalandıramaz." demiştir. Çünkü, hepimiz Allah katında onun kullarıyız. Ondan geldik ona geri döneriz. Bunu da sadece Yüce Rabbim bilir. Elinizi kaldırdığınız her kişi, hakaret ettiğiniz her kişi unutmayın ki Allah’ın kuludur. Siz Allah’ın sahibi olduğu kula değil elinizi kaldırmanız tek bir kötü kelam etmeye hakkınız yoktur.  Cezalandırmak sadece ona aittir.

ÇAĞDAŞLIK... 
Şimdi gelelim kendilerini çağdaş diye adlandırılan insanlara. Çağdaşlık, medeniyet, güçsüzü güç kullanarak sindirmek ezmek değildir. Bunu yapanlar zekasını veya karşısındakinin başarısını kıskananlardır. Zekalarıyla yetemediklerine güçleriyle yetmeye çalışırlar.  En çok sevindiğim nokta toplumun büyük bir bölümü, kadına şiddetin karşısında olmalarıdır. Ama şunu da görmekteyim ki, bazıları gönülden değil sadece lafta destek oluyor. Eh! Bu da bir kazanım sayılır. 

AİLE İÇİ ŞİDDET... 
Kadına şiddetle, aile içi şiddeti birbirinden ayırmak ayrı ayrı düşünmek, kaza yapan bir aracın içinde mi yoksa dışında mı olduğunu tartışmak gibidir. Aileyi oluşturan bireylerin birbirine şiddeti aileyi aile olmaktan çıkarır. En küçük birim aile olduğu için, aile içi şiddet daha sonradan toplum içi şiddeti doğurur.  Onun için aile içindeki şiddet başlamadan önlenmelidir. Şiddetin kimden, nerden, nasıl geldiği önemsizdir.  Şiddetin her türlüsüne karşıyız.  Sevgice kalın…


AZİZ ÖZUYSAL