Uzun yıllar Konak Belediyesi'nde hizmet eden ve yerel yönetimlerdeki tecrübesi ile siyasi çevrede tanınan CHP'li Coşkun Kalkanlı tarafından; örgütlenme faaliyetleri yürütülen ve özellikle gençlerin siyasete aktif olarak katılmasını amaçlayan, Konak'taki küskünlerin tekrar aktif olarak partiye kazandırılması ve hayata geçirilecek birçok sosyal yardım projeleri ve etkinliklerin gerçekleştirileceği bir yapı başlatıldı.
Uzun yıllardır Konak Belediyesi'nde devlet memurluğu görevini yürüten Kalkanlı, kendisini şu sözlerle ifade etti:
" Öncelikle Denizli'liyim. 12 Eylül döneminin öncesinde bir hayatım başladı. Bunun neticesinde bir gurbet yolculuğu başladı. Önce Salihli-Beyoba sonra Akhisar ve tabiki İzmir. İzmir'de ayrı yerleşik bir düzen, iş hayatı, ekmek mücadelesi büyükşehirin vermiş olduğu zorluk neticesinde burada daha yoğun ve çetin geçti. 2001 yılında 9 Eylül Üniversitesi'nde memuriyet hayatım başladı. Sendikal örgütlenmelerde çalıştım. İşyeri temsilciliği yaptım. Ama özerk kurumun getirmiş olduğu o baskıcı dönemde 2001 ve 2002 yıllarıda kurumda yeteri kadar sendikal faliyetlerde yeterli olamayacağımı düşündüğümde yatay geçişle Konak Belediyesi'ne geçtim. Konak'ta yine örgütsel çalışmalarda KESK bünyesinde çalıştım. KESK'in bana verdikleri benim KESK'e kattıklarım oldu. Düşünceler bazında 2013 yılında KESK'ten ayrılarak Kamu İş'e bağlı Tüm - Yerel Sen'in örgütlenmesinde yer aldım. Uzun seneler Kamu Emekçileri Cephesi Derneği'ni 30 ilçede örgütleyerek başkanlığını yaptım. İstifa etmeden önce 2 Nolu Şube'de örgütlenme komitesinde görevliydim.İzmir Baskısı altında hem yazlı basın hem de internet gazeteciliğinde yol arkadaşlarımla beraber bir mücadele verdim. Doğruları, emekçinin yanında olunması gerektiğini anlattım. İnsana dokunmaya çalıştım. Yaptığımız her işte insan olgusunu hiçbir zaman kaybetmedik. Çünkü bizim kıblemiz İnsandı. İnsana dokunabilmek için istifa ettim. Zaten Konak'ın sokaklarındaydım. Mahallelerindeydim. Yerel yönetimler vasıtasıyla zaten herkese dokunuyordum. İnsan biriktirmeyi çok seviyorum. Bunu daha faydalı, daha aktif birşekilde ve Konakta daha çok var olabilmek, her sokağında nefes alabilmek için bir yola çıktım. Bu yolda elbette benimle birlikte çok değerli dostlarım var."
ARTIK KANTARA ÇIKMA ZAMANI
Siyasete olan ilgisinin lise yıllarında başladığını dile getiren Kalkanlı, "Lisede siyasete başladım. 'Komünist Gençler Birliği' adında bir örgütlenme sürecine başladım. Daha sonra sokaklara çıktık, 90'lar çok çetin geçti. Polis Devleti ile geçti. Akabinde CHP çatısı altında vücut bulduğumu hissettim, nefes aldığımı hissettim. Birçok seçim kampanyasında yasalar bana izin verdiği sürece bunun içerisinde yer aldım. En önemlilerinden bir tanesi 2014 yılında yerel seçimlerde Konak'ta Sema Pekdaş'ın Konak Seçim Saha sorumlusu olarak görev aldım. 2015'te CHP'nin ön seçiminde Avukat Sabri Ergül gibi değerli bir abimizin yanında yer almaktan gurur duydum. 45 günlük bir seçim süreci yönettim. 1. bölgede çaıştım 14 ilçede yorucu bir süreçti. En sonda 2019 yılında ilçe başkanlık seçiminde değerli büyüğümüz Ahmet Karadağ'ın yanında yer alarak katkı koymaya çalıştım. O dönemler güzel geçti. Hayatımda bana yapı taşıydı. Şimdi bunu taçlandırma zamanı diye düşünüyorum. Kantara çıkma zamanı diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
BİZ KÜSKÜNLÜKLERİ BİTİRMEYE GELİYORUZ
Coşkun Kalkanlı, önderliğini yaptığı Konak Hareketi'nin çıkış noktasını şu sözlerle özetledi: "Konak'ın içindeydim. Burada nefes alıyordum. Sorunların içindeydim. Sorunlara önyargı ile yaklaşmasak dahi önceleri 'kol kırılır yen içinde kalır' düşüncesindeydik. 11 senedir aktif olarak siyasetle ilgiliydim. Daha önceleri bir gönüldaş olarak daha sonraları ise aktif olarak siyasetin içinde yer aldım. Fakat Konak'ta şunu gördük, ben ve dostlarım zaman zaman sohbetlerimizde Konak'ta kanayan yaranın olduğunu gördük. En sonunda bu kanayan yara nasıl düzelir? 'Yenilenmeliyiz' dedik. Yaralar iyileşmesi için hücrelerin bir araya gelmesi gerekir. O hücrelerin yenilenmesiyle o yaralar kapanacaktır. İşte ben dostlarım bana yoldaşlık eden arkadaşlarım, elini taşın altına sokmaktan çekinmeyen arkadaşlarımla bir araya geldik. 'Konak Hareketi' altında bir örgütlenme çalışması yaptık. Biz kimseye muhalif değiliz. Herkesi kapsayacağız. Biz kanayan yaraların nasıl iyileşeceğini çok iyi biliyoruz. Biz ön yargısız geliyoruz insanlara ve biz küskünlükleri bitirmeye geliyoruz. Biz kızgınlıkları bitirmeye geliyoruz."
KOLTUKTAN GÜÇ ALANLAR GİDECEK
"Konak Hareketi'nin ilk önce örgüte bir faydası olacak. Örgütün karşısında olmayacak onu bir üst mertebeye taşıyacak. Aslında bu Türkiye konjekteründe hatta şu andaki siyasi konjektürde ekonomi yönünden bitmiş, sağlıkla ilgili yaşadıklarımızdan dolayı zaten insanlar bir çöküntü halinde... Onlara bir nebze faydalı olmak için bir girişimde bulunacağız. İnsanlarımızın hep yanında olacağız. Aslında Konak İlçeye faydalı olmak için yola çıkan bir hareket bu. Onun altını doldurup komisyon gibi çalışmak, onlarla istişare edip faydalı olmak için yola çıkıyoruz" diyen Coşkun Kalkanlı, gönül verdiği Altı Ok'un İzmir'de daha güç kazanmasını için çalışacaklarını ifade ederek hedeflerini sıraladı: "Biraz keskin cümleler olacak ama siyaset yapanların ekonomik özgürlüğü olacak. Bence siyasette birinci kural budur. Makamlar karşısında el pençe duranlar tabana hiçbirşey veremez. Kimseye gebe kalmadan sağlam ve dik duran bir siyaset yapmak gerekmektedir. Konak'ta siyaset yapan özellikle gençlerin bunun altını çiziyorum. Özellikle gençlerin bir kırgınlığı, bir küskünlüğü var. Sadece bu dönem için değil bunu her dönem yaşıyoruz. Koltuktan güç alanlar, gençlere ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar. Kendileri el - pençe durmasını çok iyi biliyor. Gençlerden de el pençe durmasını bekliyor. Hiçkimse hiçbir şekilde bu sokaklarda bu mahallelerde Alsancak'ında, Gültepe'sinde, Güzelyalı'sında Boğaziçi'sinde kimsenin uşağı olmayacak. Siyaset yapacaksa koltuğa güç verecek. Koltuktan güç alanlar günü gelince gidecek."
BEN KONAK'IN DNA'SINI BİLİYORUM
Kalkanlı, sözlerini şu şekilde noktaladı: "Öncelikle Konak benim vazgeçilmez bir sevdam. Konak benim bir sevdam. Siyasette kırgınlıkların üzüntülerin stresli günlerin beni beklediğinin farkındayım. Bunları göğüsleyebileceğimin de farkındayım. Ben bu yollara gelinceye kadar tabiri caizse ansiklopedi gibi çok şey öğrenebileceğim birçok kişinin yanında yer aldım. Onlarla adım attığımda sağlam ayak izlerini takip ettim. Doğru adamlarla yürüdüm. Doğru yolda olduğuma inanıyorum. Şu anda bana yoldaşlık edenlerle yola çıkıyorum. Ben Konak'ın DNA'sını biliyorum. Uzun seneler bu kentte siyaset yaptım, Konak'ta yerel yönetimlerde çalıştım. Üzerime düşen sorumluluğu mümkün mertebe yasaların bana izin verdiği sürece dile getirdim. Yeri geldi yanlışa dur dedim. Yeri geldi özveride bulundum. En çokta bu dönemde bir memur gibi değil bir işçi ve emekçi gibi çalıştım."
