Asrın liderimiz, Belki de şimdi Türkiye'nin tekrar anayasayı tartışmasının vakti gelmiştirdedi ve anayasa gündeme gelip oturdu, durup dururken. Suni gündem ya da gündem değiştirme çabaları ama neyse. Elbette hesap kitap var, bu işin içinde. Anayasanın yanı sıra, yargıda reform yapılacak, özgürlüklerin önü açılacak. Yeni yılda yargı bağımsızlığı, yargı ve adalet hizmetlerinde performansın artırılması, hukuk eğitimi alanlarında yeni uygulamalar ve düzenlemeler gündeme gelecek. Duy da inanma.

YÜRÜYÜŞÜ ENGELLE, NEREDE ÖZGÜRLÜK'

Yürürlükteki mevzuata, mevcut anayasaya göre hak olan, toplanma, yürüyüş, demokratik, barışçı protestolar şu anda engelleniyor, insan haklarına aykırı olarak ters kelepçe ile tutuklanıyor Boğaziçili öğrenciler. Onların direnişlerine destek olanlar da nasibini alıyor tutuklanmalardan. Kaymakam yürüyüşleri yasaklayıveriyor, kanunun ona ver-me-diği yetkiye dayanarak. Yargı reformu ya da yeni anayasayla bunun mu önünü açaca? Güldürmeyin insanı.

Gezi olaylarına göndermeler yapılıyor, öğrencilerinin direnişi ile. Sahi, Osman Kavala’nın serbest bırakılması görüşünü belirten hakimler görevden mi alınmayacak anayasa değişikliğiyl? Ya da Kavala Davasında hak ihlali var, derhal serbest bırakılmalı, diyen AİHM kararlarına uymayı mı öğreneceğiz bir çırpıd? Boğaziçi öğrencilerinin masum protestolarına izin vermeyen iktidar, anayasayı değiştirip buna izin mi verece? güldürmeyin beni, şahsım devletinden bahsediyoruz burada.

ANAYASA MAHKEMESİ'Nİ DİNLEMEDİLER!

Anayasa Mahkemesi, Berberoğlu'nun "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı" ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine oy birliğiyle karar verdi. Yerel Mahkeme bu kararı uygulamadı.  Bize göre mecliste görevine başlaması gerekiyor, Berberoğlu’nun. Yeni anayasa ile Anayasa mahkemesi kararlarını mı tanıyacak alt mahkemele? Aldı mı beni bir gülme.

Yeni anayasa teklifi ile muhalefeti bölmeyi hedefleyen-ki bence bunu çok da güzel yapıyor-partili cumhurbaşkanının kurmayları, Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu, Tuğrul Türkeş’leri çekip ayırmadılar mı partilerinde? Katmadılar mı AK Parti’y? Bir yolunu bulup Saadet Partisi'ne Oğuzhan Asiltürk aracılığıyla “İstanbul Sözleşmesi” kancası ile asılmaya çalışıyorlar şimdi de. Saadet partililer, “Raydan çıkmış trene bilmeyiz.” demişlerdi, umarız sözlerinin arkalarında dururlar, gelmezler bu ayak oyununa, bir tutam otla yardan uçmazlar, şimdiki küçük ortak Bahçeli’nin durumuna düşmezler.

DEVA VE GELECEK'E UYARI

Deva Partisi ve Gelecek Partisi, sizlere sesleniyorum: Dikkatli olun. Kalelerinize birer Truva Atı yola çıkar, yakın zamanda. Birer kanca ile sizlere de gelebilirler. Ak Partili Cumhurbaşkanının derdi CHP değil, biliyoruz bunu. O güveniyor CHP’lilere, nasıl olsa onlar birbirlerini yer, diye düşünüyor. Asıl sorun sizlersiniz. Her an bir Süleyman Soylu ya da Numan Kurtulmuş gibi olabilir sonunuz. Bir bakmışsınız almışsınız soluğu eski yuvanızda. Aman ha diyeyim, dikkat!

Partili Cumhurbaşkanı, bir kez, iki kez, sonsuz kez daha seçilebilmek için anayasayı da değiştirir her bir şeyi yapar. Seçilemezse, sonu adil yargıdır, biliyor bunu. Bunun için muhalefetin, ülkenin altından girer, üstünden çıkar. Demedi demeyin.