Bugün 10 Kasım Atatürk’ü Anma günü Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk kimdi? Kısa ve öz; Türk askeri, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucu Lideri, İlk Cumhurbaşkanı ve Devlet Adamı. Yaşamı boyunca canını ve varlığını en çok değer verdiği Türk halkına bağışlayan bir kişi. Ne mi old? 70 yıldır, özellikle belirtiyorum 70 yıldır, Gazi Mustafa Kemal Atatürk unutturulmaya çalışıldı. Hele hele son yıllarda… Y ve Z kuşağı diye adlandırılan genç nesil onu pek tanımadı, çünkü yalan ve yanlış anlatımlarla sıradan bir insanmış gibi konuşuldu. O, yüz yıl önce kurduğu ve bağımsızlığını ilan ettiği bu ülkenin olduğu kadar, tüm dünyayı başarılarıyla kendisine hayran bırakan bir lider oldu. Ben bugün size, Selanik 1881’de doğan Mustafa ile başlayıp Atatürk’e kadar uzanan süreci özetlemeye çalışacağım.

Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk; 1881'de Selanik'te dünyaya geldi. Annesi Zübeyde Hanım ve babası Ali Rıza Efendi idi. İlkokula Hafız Mehmet Efendi Mektebi’nde başladı, Şemsi Efendi Mektebi'nde bitirdi. Ortaokulu Selanik Askeri Rüştiyesi'nde okurken bu okuldaki matematik öğretmeni Yüzbaşı Mustafa Efendi, üstün yetenekli bu öğrencisini sınıftaki diğer Mustafalardan ayırmak için ikinci isim olarak "Kemal" adını verdi. Mustafa Kemal, sonra Manastır Askeri İdadisi'ni bitirdi. Sonra İstanbul'a geldi ve 1899'da girdiği Harp Okulu'nu 1902'de teğmen olarak, 1905 yılında da Harp Akademisi'ni kurmay yüzbaşı rütbesiyle bitirdi.

1905'te Şam 5. Ordu’da üstün hizmetleri nedeniyle Beşinci Rütbe'den Mecidi Nişanı aldı. 1907'de Manastır 3. Ordu Karargahı'nda, 1909'da 31 Mart İsyanı'nı bastıran Hareket Ordusu'nda, 1910'da Arnavutluk'ta, 1911'de Tobruk'ta görev yaptı. Binbaşı rütbesiyle 1912-1913’de Balkan Savaşı'na katıldı. 1913'te Sofya'da ataşeliğe atandı. İngiliz ve Fransız harp gemilerinin, Çanakkale Boğazı'nın giriş tabyalarını topa tutması ve karaya asker çıkarma girişiminde bulunması üzerine 19. Tümen Komutanlığı’na atandı. Conkbayırı taaruzunda göğsüne isabet eden şarapnel parçasının göğüs cebindeki saati parçalayarak dönmesi sonucu mutlak bir ölümden kurtuldu. Arıburnu ve Anafartalar bölgelerinde kahramanca savaştı; büyük başarı kazandı ve albaylığa terfi etti. Doğu Cephesi'nde 1916'da Rus saldırılarını durdurarak Bitlis ve Muş'u düşmandan geri aldı, generalliğe terfi etti. Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra İstanbul'a döndü.

Ülkeyi düşman işgalinden kurtarmak amacıyla İstanbul'dan deniz yoluyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktı. 22 Haziran 1919'da Amasya Genelgesi'ni yayımladı ve Türk milletine, “Vatanın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu, azim ve kararlılıkla vatanın kurtarılması için Sivas'ta bir kongre toplanacağını” bildirdi. 23 Temmuz 1919'da Erzurum'da, 4 Eylül 1919'da Sivas'ta toplanan kongrelerin başkanlığını yaptı. Bu kongrelerde, "Düşman işgaline karşı milletin vatanı savunacağı, bu amaçla geçici bir hükümetin kurulacağı ve bir milli meclisin toplanacağı, manda ve himayenin kabul edilmeyeceği" kararları alındı ve açıklandı. Mustafa Kemal, 6 Nisan 1920'de, "Türkiye'nin sesini dünyaya duyurmak" amacıyla Anadolu Ajansı’nı (AA) kurdu. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruldu. 10 Ağustos 1920'de Sevr Antlaşması imzalandı ve kabul edilmedi. İtilaf Devletleri'nin yardımıyla İzmir'i işgal eden Yunan kuvvetlerinin ilerlemesi 1921'de durduruldu. Yunan ordusunun 23 Ağustos 1921'de yeniden taarruz etmesiyle 22 gün sürecek Sakarya Meydan Muharebesi başladı. Mustafa Kemal birliklere, "Savunma hattı yoktur, savunma sathı vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz" emrini verdi. Yunan orduları bozguna uğratılarak, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın yönettiği Türk ordusu İnönü 1 ve 2 ile Sakarya Meydan muharebelerini zaferle sonuçlandırdı. Bu zafer nedeniyle Mustafa Kemal’e, TBMM tarafından "Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanı verildi.

13 Ekim 1921'de Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması, 20 Ekim 1921'de Fransızlarla Hatay haricinde bugünkü Türkiye sınırının çizildiği Ankara Antlaşması imzalandı. Mustafa Kemal Paşa komutanlığında Türk ordusu, vatanı düşman işgalinden kurtarmak için 26 Ağustos 1922'de karşı saldırıya geçerek Büyük Taaruz’u başlattı. 30 Ağustos 1922'deki Dumlupınar (Başkomutan) Meydan Muharebesi'nde Türk ordusu, Yunan ordusunun büyük kısmını yok etti. Kaçan düşman kuvvetlerini izleyen Türk ordusu, 9 Eylül 1922'de İzmir'e girdi. 11 Ekim 1922'de Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı ve İtilaf Devletleri Türk topraklarından çekildi. Kurtuluş Savaşı'nın ardından TBMM tarafından 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet ilan edildi ve Mareşal Gazi Mustafa Kemal Cumhurbaşkanı seçildi.

14 Haziran 1926'daki suikast girişimi sonrası Büyük Önder, yaptığı açıklamada, "Alçak girişimin benim şahsımdan ziyade mukaddes Cumhuriyetimize ve onun dayandığı yüksek ilkelerimize yönelmiş bulunduğuna şüphe yoktur. Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır fakat, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" değerlendirmesinde bulundu. Gazi Mustafa Kemal'e, 24 Kasım 1934'te 2587 sayılı Kanunla "Atatürk" soyadı verildi. Atatürk 82 yıl önce 10 Kasım 1938'de 57 yaşındayken Dolmabahçe Sarayı'nda saat dokuzu beş geçe hayatını kaybetti. Onun içindir ki, Türk gençliğinin hedefi Atatürk gibi büyük bir liderin yolunda ilerlemek olmalıdır.

Sevgi ve saygılarımla.