İYİ Parti İzmir İl kongre sürecindeki yarışta rotayı Ankara’ya çevirdiği için aday olmayacağını açıklayan Hüsmen Kırkpınar hem kongre sürecini hem de neden milletvekili adayı olmak istediğiyle ilgili düşüncelerini dile getirdi. Son Mühür Tv’de Gün Başlıyor programına katılan Hüsmen Kırkpınar adaylığına teşkilatına sorarak karar verdiğini vurgulayarak hem il teşkilatından hem de ilçe başkanlarından bu konuda tam destek aldığını söyledi. İl kongresinin ileri atılmasının genel merkezin tasarrufu olduğunu belirten Kırkpınar, şu ana kadar 4 adayın olduğunu ancak bu sayının artmasının da azalmasının da mümkün olduğunu dile getirdi. İktidarın bu seçimde değişeceğine inandığını belirten Kırkpınar, önemli olan kazanabilecek bir adayla çıkmak olduğunu vurguladı.
İşte Hüsmen Kırkpınar’ın açıklamalarından öne çıkan detaylar…
GENEL MERKEZ KARAR ALDI 
İl kongre takvimlerinde bir değişiklik oldu. 4 aralıkta ilçe kongrelerimiz bitti. 5-29 ocak arasında gerçekleştirilmesi gereken il kongre takvimlerinde değişiklik oldu. Sayın Genel Başkanımız gelecek dedik gelemeyince biz 15 Ocak’a çektik, sonra Genel Merkezin aldığı bir kararla 22 Ocak tarihine döndü. Yani üçüncü İYİ Parti İzmir il kongresini 22 Ocak Pazar günü icra etmiş olacağız. Muhteşem bir gün olacak diye düşünüyorum. Aday sayımız dört. Bir arkadaşımız henüz açıklamadı ama istişarelerini sürdürüyor. Beşe de çıkabilir aday sayısı veya düşebilir de. 
BİZ YENİ KURULMUŞ BİR PARTİ DEĞİLİZ
Biz beş yılı geride bırakmış bir partiyiz. Yeni kurulmuş bir parti değiliz. Kadrolarımızın tamamı tecrübeli kadrolardır. Adil, şeffaf bir seçim süreci geçiriyoruz. İlçe kongrelerini tamamladık, sırada il kongrelerimiz var. İnşallah bir şölen havamız içinde geçecek olan il kongremiz güzel şeylere gebe olacak.


ÖNÜMÜZDE TARİHİ BİR SEÇİM VAR
Önümüzde tarihi bir seçim var. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında üzülerek söyleyeyim tek adam rejimi dediğimizde iktidar sahipleri hayır dese de şu anda TBMM’nin üyeleri olan milletvekillerinin çok büyük bir etkinliği yok. Çünkü denge denetimi ellerinde alınmış durumda. Bu sistemin ülkeye hiçbir şey kazandırmayacağını iddia eden, partisi yokken meydanlara çıkıp bu sisteme karşı hayır oyu isteyen Meral Akşener hanımefendi 25 Ekim 2017’de partimizi kurdu. 
BU SİSTEMDEN KURTULMANIN TEK BİR YOLU VAR
Bugün bu sistemden kurtulmanın tek bir yolu var. Ya bir araya gelerek 13.Cumhurbaşkanı adayımızın seçilebilecek bir aday profiliyle kazanmamız. Parlamentoda da güçlü bir temsil hakkı kazanmamız. 
VEKİLLER ETKİSİZ ELEMAN GİBİ
Kurulmuş ya da kurulacak olan partilerin meclisteki üye sayılarının hiçbir anlam ve ifadesi yok. Çünkü etkisiz eleman gibi oluyorlar. Siz ne yaparsanız yapın tek bir kişinin aldığı yüzde 50+1 oyla kendini parlamentonun üstünde gördüğünden dolayı bu üke benim! Ben yöneteceğim dediğinden dolayı meclis olsa da olur olmasa da olur mantığı hakim oluyor. 
BU İKTİDARIN İKTİDARDAKİ SON SEÇİMİ
Bu iktidarın bana göre iktidardaki son seçimleri olacak. Hem Millet ittifakı hem de altılı masanın paydaşları bir araya gelerek demokrasinin yeniden inşası, hukukun yeniden yaşaması, adaletin yeniden tecelli edebilmesi için bu büyük mücadeleyi vermek zorundayız. 
İNSANLARIN MUTSUZLUĞU YÜZLERİNE YANSIYOR
İnsanlar son 2-3 yıldır o kadar mutsuzlar ki bu yüzlerine de yansıyor. Bu iktidarın değişimindeki en temel dinamiğin gençler ve kadınlar olacağına inanıyorum. Ülkeyi 20 yıldır yöneten Sayın Cumhurbaşkanı siyaseti iyiokuyan bir insan, siyaset mühendisliği de vardır. Dolayısıyla görüyor olanları. Yani evde tencerenin kaynamadığına şahit oluyor, destek amaçlı vaatleri olsa da o vaatler silsile olarak baktığınızda tamamının 2022 bütçesi içine koymak istediler koyamayacaklarını anladıklarında 2023’e sıkıştıracaklar yani 3600 ek göster, asgari ücret, emeklilikte yaşa takılanlar çözüm odaklı değil alalacele getirilmiş çözümler. Seçim imdat el freni gibi. Ne yaparlarsa yapsınlar kadınlar ve gençler ve özellikle de emekliler bu iktidarı alaşağı edeceklerdir. 18 haziranda da olsa, 30 nisanda da olsa bu iktidar gidecek. Bunu en iyi kendileri biliyor. Buna inanın, kaybedeceklerini biliyorlar. 
6 NİSAN’A KADAR EVET!
Biz muhalefet olarak 6 Nisan’dan önceki seçime hazırız. Çünkü geçtiğimiz yıl siyasi partiler yasasındaki değişikliklerle kendilerine uygun bir seçim modeli geliştirdiler. Yeni kurulan partilerin ittifak içinde olsalar dahi ülke genelinde yüzde 7’yi yakalamaları gerekiyor. 7 Nisan 2023’ten itibaren yapılacak seçimlerde bu geçerli oluyor. Dolayısıyla 6 Nisan veya öncesinde bir seçime evet deriz. Ama 6 Nisan’dan sonra yapılacak olan bir seçim, bir ay erken olmuş, iki ay erken olmuş, ona erken seçim bile denmez. Biz ona destek vermeyiz.
İLK TURDA SEÇİMİ ALMALIYIZ
Biz kişiler ya da partiler üzerinden giderek aday tespit ettiğimizde bunu birinci turda  bu seçimi kazanamazsak sıkıntı yaşarız. Bizim birinci turda seçimi alacak bir aday profiline ihtiyacımız var. Toplumun bütün kesimlerinin ‘hah, işte bulduk diyebilecekleri, tam da uygun rakip bir kişi’ üzerinden gidilmesi gerek. İsmi, cismi, cinsiyeti, partisi değil, öyle bir aday bulmalıyız ki, bu kişiyi ortaya koyduğumuzda hakkında olumsuz şeyler söylenmeyecek bir aday çıkartmamız lazım.
ÇOKLU DEĞİL, ÇATI ADAY
Sayın Genel Başkanım 2018’deki yarışta çoklu adayın bir faydasının olmadığını gördüğümüzü ve bir çatı adayla gitmemiz gerektiğini ifade ediyor bunu altılı masa dediğimiz oluşum değerlendirmesini yapacaktır. Aslolan kaybedeceğini anlayan ancak kişisel gücüne, ismine daha çok önem veren bir Sayın Erdoğan var. Erdoğan rakibini seçmeye özen gösteriyor. Ona bu fırsatı vermemek lazım.
BOL KESEDEN ATIYORLAR
Seçime giderken vaatler verilir. Bu bir gelenektir. Ama bu kadar olmaz, bu kadar bol keseden atarsanız olmaz. Sizin bu kadar bol keseden verdiklerinizin ömrü 45 gündür, 45 gün sonra bir önceki ayın maaşını arar duruma gelecektir insanlar. 


ZİHNİYET AYNI
Hazine ve Maliye Bakanlarını değiştirdi, Merkez Bankası başkanlarını değiştirdi, tek değiştirmediği zihni. ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç’ enflasyon sonuç diye bir kavram dünyanın hiçbir yerinde yok. 
Bu ülke yönetilemiyor. Bu seçim bu ülkenin imdadına yetişecek bir seçim. Bu son fırsat. İlk beş yılında, 7 yılında eleştirmedim ben bu iktidarı. Ama 2009’dan sonra sürekli milletin gözünün içine baka baka, kamu kaynaklarını bir yerlere aktarmaları, saçma sapan projelerin peşinde koşmaları, insan unsurunu ortadan kaldırmalarına şahit oluyoruz. 
İzmir’in nefes alacak bir şehir olmasını istiyoruz. 
TEŞKİLATIMA SORDUM
10 Ekim 2022’de Ankara’da il başkanları toplantısı oldu,  o toplantıda, ‘milletvekili adaylığını isteyenler milletvekili adaylığını düşünüyorlarsa olmasınlar’ diye konuşuldu. Bana daha önce gazeteci arkadaşlar bu konuyu sorduğunda ben teşkilata sorarım diye cevap veriyordum. Ankara’daki toplantıya gitmeden Ankara dönüşü katılacağım bir toplantı ayarladım teşkilatımla. Arkadaşlara şunu sordum, benim adaylığıma ne diyorsunuz diye tamamı destek verdi. Ertesi günü ilçe başkanlarımla yaptığım toplantıda da aynı soruyu sordum onlar da tamamı destek verdi. Teşkilatımın güven oyunu alarak yola çıkıyorum. 
İl kongresinde bizim bayrağı koyduğumuz noktayı daha da ileri taşıyacak bir arkadaşımız, delegenin de teveccühüyle o koltuğa oturacaktır. Ben bu günden ona başarılar diliyorum.

Editör: TE Bilişim