CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, Torbalı başkanlık seçimiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Tartışmalı, geçen seçimde CHP adayı Mithat Tekin, AK Parti'nin adayı Özgür Erman Çağlar'la yarışmış, 17 oyla başkan seçilmişti. AK Parti, kabinde fotoğraf çekildiği gerekçesiyle konuyu yargıya taşırken, CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, "Kanunda böyle bir yasak yok. Sonuçta bu seçim, YSK tarafından yürütülen bir seçim değil. Dolayısıyla orada fotoğraf çekme yasağı falan yok. Ama ben şahsen orada fotoğraf çekilmesini doğru bulmadım" açıklamasında bulundu.

ADAY ÇIKARMALARI, SİYASİ AHLAKA SIĞMAZ
Yargı süreci hakkında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, Cumhur İttifakı'nın Torbalı'da aday çıkarmasının siyasi ahlaka uygun olmadığını belirtirken, AK Parti'nin seçimlerin iptal olması yönünde ortaya attığı iddiaların ise belediye kanununda yer almadığını belirtti. AK Parti'nin iptal edilmesi için gerekçe olarak gösterdiği 'kabinlerde oyların fotoğrafı çekildi' iddialarına da yanıt veren Sındır, fotoğraf çekimini doğru bulmadığını ancak belediye kanununda böyle bir yasağın bulunmadığını söyledi. Sındır, şunları söyledi:

"Menemen'deki durum ile Torbalı'daki durum hakkında net bir fark var. Menemen'de başkan hakkındaki iddialar nedeniyle gözaltına alındı ve tutuklu yargılanıyor. Torbalı'da başkanımız vefat etmiş. Böyle bir durumda etik olarak, siyasi etik gereği ve Torbalı halkının siyasi tercihine saygı duyarak aday çıkarmaması gerekiyordu AK Parti'nin. Torbalı'da bir meclis üyemiz maalesef kendi kişiliğini, karakterini, kendi siyasi dönekliği ortaya koymuştur. Kendisinden, partisine ve rahmetli İsmail Uygur'a ve onu meclis üyeliğine taşıyan Torbalı halkına saygı duymasını ve gereğini yapmasını beklerdim. Maalesef olmadı. Seçimde kabinde fotoğraf çekildi, çekilmedi ,meselesi var. Ben kabinde fotoğraf çekilmeyi doğru bulmam. Bunu hiç kimse doğru bulmaz. Bu yasak mı dersek, değil."

MENEMEN İLE TORBALI'YI YAN YANA KOYMAK HAKSIZLIK OLUR
AK Parti'nin Menemen'de seçimi iptali için sunduğu gerekçenin belediye yönetmeliğinde yer alan bir maddeden kaynaklı olduğunu ancak Torbalı'daki iddialarını ise YSK'nın kanunları çerçevesinde bulunduğunu belirten Sındır, sözlerini şöyle sürdürdü:

" YSK'nin aldığı kararlar var ve seçimlerin uygulanmasına yönelik kanunda kabine görüntü alınacak bir cihazla girilemez diye bir kanun var. Bu, YSK tarafınca yönetilen seçimler için geçerli. Bu bir kamu idaresi seçimi... 5393 sayılı kanunun gereğini kamu kurumu kendi içinde yapıyor. Bunun kendi içinde yine bir yönergesi var, bu yönergeye göre yapması gerekiyor. YSK kanunlarına tabii değil yani. Bu yönergede de böyle bir yasak ve madde yok. Ben oradan bir şey çıkacağını zannetmiyorum. Bu tür durumları düşülmesi doğru değil. Orada 17'e 14 oyla seçim alındı. Menemen'de seçimde oylar eşit olmuştu. Menemen'deki yapılan kura uygulamasına yönelik yapılan itiraz, belediye çalışma yönergesinde bu yazıyordu ve bu uygulanmadı diye itiraz etmişlerdi. Burada da bu yönergede olmayan şeye itiraz ediyorlar. Torbalı ve Menemen'e yan yana koymak bir haksızlık olur. Her halükarda siyasi partilerin fırsatçılık yapmaması gerekiyor. Burada halkın milletin kararına saygı duyması gerekir. "

CHP ÜZERİNDEN ALGI YARATILMAK İSTENDİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in imza atıp atmadığı iddialarının tartışmalara neden olan 'içki yasağı' hakkında da konuşan Sındır, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

"Hıfzıssıhha Kurulu'nun toplandığını da zannetmiyorum. Bunlarla ilgili metin alınmış kaleme. Basına yansıyan bir evrak var, orada bir ataç var, dikkat edilirse göreceksiniz. Bir dosyada bulunan bu evrak ve biri çekip bunu basına servis etmiş. Kim niye böyle bir niyetle çekip basına servis etmiş bilmiyoruz tabii ki. Bu işte bir kasıt var. Bu tür karar oybirliğiyle alınıyorsa, o ismin üzerinde imza olması lazım. İsimler var ancak isimler üzerinde imza yok.  Uygulama yanlış. Biraz Vali Bey'in aldığı karar, Hıfzıssıhha kararı olarak kaleme alınmış. Ön toplantı yapıldı mı, bilmiyoruz. İl Hıfzıssıhha Kurulu toplanır konuşur ve görüşür. O kurumda herkes imza atacak diye bir şey mi var? Hıfzıssıhha kurulları rutine dönmüş, toplandığını sanıyorum, bir karar çıkarması lazımsa, Vali Bey hazırlıyor, sonra herkes onaylıyor. Tunç Bey burada tabii imzamız bulunmamaktadır diye belirtti. Sonrasında Vali Bey, katılanların oybirliği diye açıklama yaptı. Süreç çok yanlış işliyor. Konu siyasi. Kararın alınması da siyasi. Alkol satışını niye yasaklıyorsun? Bu ülkede Cumhuriyet tarihinde belki de tarihimizde Ramazan ayında alkol satışında rekorun kırıldığı bir dönem yaşandı. Bu ülkede Ramazan ayında biz başka bir dinden, başka bir dinden olanlarda bize saygı gösterir. Musevi vatandaşlarımızın inançlarının gereği neyse, onların inançlarını yaşayabilmeleri için özen gösteririz. Alkol satışı yasaklanması, insanlar içkilerini alıp sokaklara mı dökülecek? Bu tartışmaları yaşıyor olmak bile, bu millete zuldür. Bu yasak bu tartışmaları ortaya koymak içindir. CHP'liler bu yasağa karşı çıkacak ve alkolü destekleyecek algısını yaratmak için yapılmıştır. Bu yaşam tarzına bir müdahaledir. Türkiye Cumhuriyet Devleti'nin, inançlar üzerinden yürütülen bir devlet olmaması gerekir."

Editör: TE Bilişim