Sağlık-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ekrem Özdemir, Konak 21 Nolu Aile Sağlığı Merkezi’nde şiddete maruz kalan aile hekimi ile hemşireyi ziyaret edip geçmiş olsun dileklerini ilettiler. Alınan önlemlere ve yapılan tüm çağrılara rağmen sağlıkta şiddet, çalışanları ve sağlık sistemini tehdit etmeye devam ediyor. İzmir Konak 21 Nolu aile sağlığı merkezinde görevli aile hekimi ve hemşire sıra almadan önünde bekleyen 15 kişiden önce muayene olmak isteyen kişiler tarafından fiziksel şiddete maruz kaldı.
Yaşananların ardından doktor ve hemşireye geçmiş olsun ziyaretinde bulunan Sağlık-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ekrem Özdemir, burada yaptığı açıklamada, “ Şiddeti önlemek
için bence en önemli etken kişinin alacağı cezayı bilmesi gerekiyor. Bu da kamu spotu ve eğitimle olması gereken bir olgudur. Sağlık bakanlığı mutlaka kamu spotu yaparak şiddeti
önlemede alınan cezaları ve alınacak cezaları halkımıza duyurması gerekmektedir. Ayrıca hiçbir aile sağlığı merkezinde güvenlik görevlisi yoktur. Bakanlık nasıl her hekime bir tıbbi
sekreter alacaksa, aile sağlığı merkezlerimize de birer güvenlik görevlisi alınarak en azından sıkıntılı bölgelerden başlanarak şiddetin önüne geçmesi noktasında önemli bir adım olabilir” dedi.

BEYAZ KOD UYGULAMASI
Sendika olarak sağlıkta yaşanan şiddet olayları ile ilgili mücadele verdiklerini hatırlatan Özdemir, “ Yıllardır verdiğimiz mücadeleyle; şiddet davalarının kamu davası niteliğine
dönüşmesini, beyaz kod uygulamasının getirilmesini, cezaların yüzde 50 artırılmasını, hapis cezalarının ertelenmemesini ve şiddetin katalog suçlar arasına girmesini sağladık. Ancak
cezaların artırılmasına rağmen uygulamalarda sıkıntılar yaşanması sağlık çalışanlarımızın adli mercilere karşı olan güvenini zedelemektedir. Bu nedenle gelinen nokta gösteriyor ki şiddeti önlemek için yasal düzenlemeler tek başına yeterli değil. Çünkü alınması gereken belli bir önlem silsilesi olduğu da bilinen bir gerçek. Bu noktada yapılması gereken sağlık tesislerinin fiziki şartlarını iyileştirmekten geçiyor. Tüm bunları yaparken şiddeti önlemek için toplumsal bir mücadelenin zeminini oluşturmanın da yolları aranmalıdır. Çünkü köklü bir çözüm toplumsal duyarlılığı artırmaktan geçmektedir. Şiddet sadece maruz kalanı değil, çalışma arkadaşlarını ve ailelerini de olumsuz etkilemektedir. Sağlık çalışanlarımızı kutsal
mesleklerine küstürmekte, iz bırakan yaralarla yaşamlarını sürdürmeye mecbur etmektedir. Bunun için toplumun tüm paydaşlarının Sağlık Bakanlığı öncülüğünde bir araya gelerek,
şiddeti önlemeye karşı bir yol haritası belirlemesi gerekmektedir. Arkadaşlarımıza geçmiş olsun diklerimi bir kez daha belirtiyorum. Arkadaşlarımıza her türlü hukuki ve manevi desteği
vereceğimizi ifade ediyorum” diyerek konuşmasına son verdi.

Editör: TE Bilişim