Ayşegül Koç ve Doç Dr. Nilgün Yener’in moderatörlüğünde her Salı Radyo Ege mikrofonlarında dinleyicisiyle buluşan Her İşin Başı Sağlık programı yine sağlık konusunda merak edilenleri masaya yatırdı. Doç. Dr. Canan Vergin’in konuk olduğu programda çocukluk çağı lösemileri hakkında merak edilen sorulara cevap arandı. 

işte Doç Dr. Canan Vergin'in açıklamalarından öne çıkanlar...
Çocuklarda en çok görülen kanserler neler, löseminin tedavisi mümkün mü? Konumuz can sıkıcı ama çocuklarda en çok görülen kanserle nelerdir?
Dünyada sıralamaya göre en sık görüleni lösemi, beyin tümörleri, lenf bezi kanserleri. Ama bizde sıralama değişik. Lösemiden sonra lenf bezi kanserleri daha sık görülüyor. Lösemilerin yeri 10 kanser vakasında üçü. Her üç kanserli çocuğun biri kanser tanısı almakta.

LÖSEMİNİN BİLİNİR BİR NEDENİ YOK?
Hastalığı teşhis ve tedavide çok yol aldık! Aileler erken dönemde tedavilerini sürdürebiliyor, farkındalığın artması löseminin tanısının konulmasına etken. Ya radyasyonla ya nükleer felaketlerle, çevresel faktörlerle artış var. Löseminin nedeni yok aslında. Bilinir bir nedeni yok. Yediğimiz, içtiğimiz şeyler, cep telefonu, hava, güç için kullandıklarımız etken değil.
Küçücük çocukların ellerine telefonları veriyorlar bunlar kanseri tetikliyor mu diye düşündüğüm oldu. Lösemi için bir etken değil. Bunlar özellikle atom bombası yaratmış. Çernobil gibi nükleer sızıntılar lösemi için bir etken. Cep telefonları belki beyin tümörleri için etkili olabilir. Belki diyorum, henüz kesin bir tanı yok bu konuda. 2-3 yaşından önce cep telefonlarını önermiyoruz. 


Genetik yatkınlık var mı?
Kalıtsal bir hastalık değil. Aileler de çok sorar bu soruyu. Kalıtsal değil, bulaşıcı değil. Ama bazı kalıtsal hastalıklar zemin hazırlayabiliyor. Bunlarda lösemi gelişme riski daha yüksek. Organ bağışı yapılmış, önceden kanser nedeniyle ilaç kullanmış radyoterapi almış çocuklarda ileride gelişme riski var. 
Hamileyken yapılan yanlış bir şey olabilir mi neden olarak?
Gerek ilaçlar, gerekse bilinmeden alınan radyasyon bunda etkili olabiliyor. 
Bütün lösemiler aynı mı?
Çocukluk çağında lösemiler akut yani hızlı gelişen, kronik lösemiler daha çok yetişkinlerde görülüyor. ALL lösemiler en sık görüleni. 
Kemik iliğimiz kan hücrelerinin yapım yeri. Herhangi bir nedenle öncül hücrelerin olgun hücrelere evrilmesi duraklıyor. Kendisi kontrolsüz şekilde çoğalan hücreler kemik iliğini dolduruyor. Bu da halsizlik, bitkinlik oluyor, ateş çıkıyor. Kanamalar oluyor. Bu hücreler vücutta da zararlara neden oluyor. Kemik ağrıları çoğalıyor. Kemik ağrısı önemli bir bulgu ama tek başına yeterli değil sonuçta. Hastalık beyine yayılabiliyor. Erkek çocuklarda ağrısız büyüme olabiliyor. Öncelikle çocuk doktoruna gidilmesi gerekiyor. Her enfeksiyon, her kanama eşittir lösemi değil. Hastalık da hızlı seyrediyor, tanı konması da çok hızlı gerçekleşiyor. Tanı koymak çok kolaydır. 

HERKES KÖK HÜCRE BAĞIŞLAYABİLİR
Kemik iliği sağlam kişilerden kök hücrenin alınıp hasta bireye verilmesi. Kızılay’da bu kök hücreler toplanıyor. Herkes direk kök hücre bağışçısı olarak bağışlayabiliyor. Lösemide kemik iliği zor. İlk planda düşünülen bir yöntem değil. İlk planda ilaç tedavisini uyguluyoruz. Tanıdaki yaş aralığına göre risk ayırımı yapılıyor. Lösemik hücrenin genetik özelliği var. Bir de tedaviye yanıt önemli. Bir ay sonra çoğu hastada lösemi geriliyor. Altı ay yoğun tedavi, iki yılda tedavi tamamlanıyor. Çok yüksek riskli gruplarda süreç uzayabiliyor. Düşük risklilerde tekrarlama riski de düşük. 10 hastanın 1 ya da 2’sinde hastalık tekrarlanıyor. Tedavide başarı şansımız çok yüksek. Önceki yılarda böyle değildi. İlaçların yan etkilerinde doğurganlıkla ilgili faktörler de var. Ergenlik dönemi öncesi tedavi uygulanırsa ileriki yaşlarında doğurganlıklarıyla ilgili sıkıntı yaşanmıyor. Çoğunda sorun olmadan sağlıklı doğurganlık olabiliyor. 

Editör: TE Bilişim