Son Mühür Tv’de Ayşegül Koç’un hazırlayıp sunduğu Gün Başlıyor programının konuğu Fonksiyonel Tıp Diyetisyeni Derya Zünbülcan’dı. Yaklaşan yılbaşı öncesi sağlıklı beslenme konusunda dikkat çekici uyarılarda bulunan Zünbülcan pandemi öncesi ve sonrası arasında yaşanan değişime dikkat çekti. Hareketsizlik ve stresin bedenimizi olumsuz etkiledğini vurgulayan Derya Zünbülcan’ın açıklamalarından öen çıkan detaylar şunlar... 

RUH, BEDEN VE ZİHİN BİR BÜTÜN 

‘Ruh, beden, zihin’ bir bütün. Merkezden yayılan bir dengemiz var. Bunlardan birinde bozulma olursa bunu bedenimizde hissederiz. Hepsi birbirini etkiliyor. Domino taşları gibi düşünün. Bu taşların birini düzelttiğinizde diğerleri de düzelecektir. Yılbaşları başlangıç için sıfır noktası olduğundan bizim için önem kazanıyor. Tarihler, belirli yerler değil bizler önemliyiz.  

MESLEK HAYATIMDA HİÇ GÖRMEMİŞTİM 

11 yıllık diyetisyenin pandemi öncesi hiç kimse bana ‘kendimi enerjik hissetmek istiyorum’ diye başvuran olmazdı. Pandemi sonrası tam tersi oldu. Pandemide sosyalllikten, hareketten uzak kalmıştık. 7 gün 24 saat süren stresimiz var. Bedenimiz bizim uzay gemimiz. Ben ne tüketiyorsam beynimiz bunu kodluyor. Bir yerde bir bozukluk varsa benim bunu bir şekilde toparlamam lazım. Kimyamıza ter, doğal olmayan genetiği oynanmış besin geldiğinde önümüze düzenimiz bozulur. Bedenimiz bunlarla karşılaştığında bunları depolamak ister. 

ŞEKERE DİKKAT ETMEK ŞART 

Magnezyumum eksikse vücut kendini gergin hisseder. Hiç tüketmiyorum ben diyen bile çok şeker tüketiyor aslında. Alkolizm gibi şeker bağımlığı da var. Biz mutlu olmak istiyoruz o yüzden şeker ihtiyacı doğuyor. Şekerden uzak kalmamız gerekir. Dışarıdan yediğimiz bir çok besin çöp. Vücudumuz onu tolere edebilmek için kendinden vermek zorunda. Yumurtasız kek yapmak gibi bir şey. Meslek hayatımda ilk kez bu kadar insanların tahlillerini bu kadar kötü görmemiştim. Beden muhteşem yaratılmış bir sistem aslında. Onu bozan biziz. Günümüzde bebeğin göbek kordonunda 287 kimyasal tespit edildi. Beden bu kimyasalları tanımıyor. Aslında yemediğimiz, yüzümüze de sürmemiz gerekiyor. Yapamıyoruz ama işin doğrusu bu.  

AKDENİZ TARZI BESLENME 

Kuru yemişler, yumurta, kuzu eti çok önemli. Dana etini önermiyorum. Akdeniz tarzı beslenme çok önemli. Taş devri beslenmesi de uygulanmalı. Yani besinleri fazla pişirmeden. Zeytinyağını eksik etmeyin. Bir kaşık zeytinyağına zencefil katıp içmelerini öneriyorum. Bizi dinç hissettierecektir. Sumak çok önemli. Hipokrat’ın bir sözü var, ölüm bağırsaklarda gizlidir diye. Bir sözü daha var, ne yerseniz osunuz diye. Biz bugün hala onun söylediği noktadayız.  

BOL SU TÜKETİN 

Öncelikle ne kadar su tükettiğinize bakın. Kilonuzu 0.33’le çarpın ne kadar tüketeceğinizi anlarsınız. Sabah kahvaltınızı atlamayın. Salatayı bol tüketmeye gayret edin. 

Editör: TE Bilişim