SON MÜHÜR-KAZİM BOZKURT/İzmir’de, mesleğe başladığında ulusal televizyonların yanı sıra İzmir merkezli 6 yerel televizyon olduğunu belirten Kandemir Medya Genel Yayın Yönetmeni Macit Sefiloğlu, zaman içinde İzmir’in kan kaybettiğini vurguladı. Bu süreç içerisinde, İzmir’in yerel bankalarının, özel şirketlerin faaliyet alanlarını farklı bölgelere aktardığını belirten Sefiloğlu, “Yeniden bir hamle bekliyorum, bizim çalışma grubumuz da buna dahil. İzmir, devlete verdiğini geri alma konusunda şanssız. Yerel yönetimlerin destekleri bir yere kadar, bazı yatırımların devlet eliyle yapılması gerekiyor. Ankara, İstanbul tamamen devletin kaynaklarıyla oluşturuldu yıllarca. İzmir bu şanssızlığı yaşıyor, Ama yavaş yavaş yapılıyor” şeklinde konuştu.

Yerel yönetimlerin kaynakları sınırlı”

Sefiloğlu, Denizli’nin 20 sene önceki haliyle şimdiki hali arasında büyük bir fark olduğunu örnek gösterirken, İzmir’de bu değişimin ağır olduğunu dile getirdi. Yerel yönetimlerin kaynaklarının giderek sınırlandığına dikkat çeken Sefiloğlu, “İzmir’de yatırımlar hızlı yapılamıyor, yerel yönetimlerin kaynakları zaten sınırlı, giderek sınırlanıyor. Bazı kısıtlamalar getiriliyor. İlçe belediyeleri şu anda maaş ödeme telaşı içerisinde. İzmir’de yaşayan İzmir’i çok seviyor. Tutuculuğumuz var, ama şu yanlışı yapmamamız gerekiyor; doğayı bozma, gökdelenler yapmayı bir gelişme olarak saymalı mıyız, bilemiyorum” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz dönemde, İstanbul’dan İzmir’e göç sayısının arttığını belirten Sefiloğlu, orta çaplı şirketlerin de İzmir’e yavaş yavaş geldiğinden söz etti. Sefiloğlu, “Eski klasik iş anlayışı artık kalmadı. Mesela, bir şirket telefonla sigorta satıyor. Bin 500 kişilik ekibin yarısını İzmir’e taşıdı. Bir takım değerler korunursa, aktivitesi artacak şeyler var. Alt yapı ilgili çalışmaların, yerel yönetim ve devlet eliyle yapılması gerekiyor. İzmir, dışarıdan rahatlık, hobi kenti olarak görülür. Potansiyelimizin bir kısmını geri kazanmamız gerekiyor” dedi.

İzmir’deki siyasiler, partilerin merkezinde olurdu”

Geçmişte, siyasetin kalbinin İzmir’de attığının altını çizen Sefiloğlu, günümüzdeyse bu sürecin partiden içeri almama durumuna kadar gelmesine der yandı. Sefiloğlu, “İzmir’deki siyaset aktörleri, partilerin merkezinde 1’inci veya 2’nci isim olurdu. Artık neredeyse bizi partilere almayacaklar. O çarkta da geri düştük. İzmir’de kutuplaşma siyaseti üzerinden gidiliyor. Yerel yönetimlerin bazıları son derece rahat, herkes için söyleyemem ama rahat olanları görüyorum” sözlerini aktardı.

İzmir’in geçmişte merkez sağ yönetimler tarafından da yönetildiğini hatırlatan Sefiloğlu, İzmirli yurttaşın, Mustafa Kemal Atatürk’e, demokratik değerlere, laik cumhuriyete bağlı olduğunu vurguladı. Bu şartları sağlayan kim olursa olsun o ismin arkasından gideceklerini belirten Sefiloğlu, “İzmir seçmeninin ilkeli bir duruşu var. Bu kentte Burhan Özfatura da başkanlık yaptı, tüm kentle barışık yaşamaya çalıştı, eleştirilere açık oldu. O çizgiyi koruyan herkes destek alır. Ama bu rahatlık kazanana da rehavet getirebiliyor” diye konuştu.

Editör: TE Bilişim