CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, iktidarın İzmir’e yatırımlar açısından iyi bakmadığını belirtirken, “ Özellikle 2022 yılı kamu yatırım programı. Her yıl bu kamu yatırım programındaki metni çıkar çıkmaz incelerim. Cumhurbaşkanlığı kararıyla yayınlanıyor artık biliyorsunuz. Yürütmenin başı, sonu her şeyi tek adam ne derse o oluyor” dedi. Sındır şöyle devam etti:
“Sadece İzmir değil, bütün illeri incelerim ve onlarla ilgili soru önergelerini de meclise yoğun bir şekilde veririz. Bu yılda yayınlanır yayınlanmaz hemen İzmir’i mercek altına aldım. Maalesef yine hüsran. Hiçbir şey göremedim. Sadece şunu gördüm, il emniyet müdürlüğü binası için 455 milyon liralık bir projenin, 10 bin lira ayrılmış ödeneği olduğunu gördüm. 2026 yılına kadar da bu emniyet binasının tamamlanacağına dair bir şey gördüm. “
İzmir hep yoksun bırakılmış
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, kamu yatırımları deyince bazı AK Partili milletvekillerinin “İşte biz şu kadar yatırım yaptık” dediğini anımsattı şunları söyledi:
“Siz onları bırakın bu yıl planlarda ne var? Bu yıl İzmir’in kamu yatırımları programında toplam yatırımdan aldığı pay nedir, bu İzmir’in nüfusuyla orantılı bir pay mıdır? İzmir verdiği vergiler karşılığında ne veriyorsa onu alsın demiyorum. Mutlaka ülkenin birtakım ihtiyaçları olacaktır. Az gelişmiş bölgelere daha çok yatırım olacaktır. Bu bir fedakarlık değil, bu bir fedakarlık değil millet olmanın, devlet olmanın ve adil olmanın bir yaşam düşüncesinin temelidir. Biz bu temelde olan bir partiyiz. Ama bir haksızlık oluyorsa bunu da görmek lazım. İzmir ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 5.25’ini temsil ediyor. Cumhurbaşkanlığının strateji ve bütçe başkanlığı sayfasında hala bunu değiştirmediler. 2019 yılıyla kaldılar çünkü 2021 yıllarına gelir de o grafikleri verirlerse daha kötü sonuçlar olduğunu da görecekler. İzmir’de kişi başına kamu yatırım değeri 522 lira. Bu oran İstanbul’da 688 lira. Bu oran 2019 için. Ankara’da 1261 lira. Dolayısıyla burada bir haksızlık olduğunu düşünüyoruz. İzmir hep yoksun bırakılmış.”
İzmir’in bekledikleri
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, İzmir kamu yatırımlarında İzmir-Ankara hızlı treni olduğunu belirtirken, “Diyelim ki 2.5 milyarlık bir proje. 2.5 milyarlık yatırımı İzmir’e yapıyoruz diye böbürleniyorlar. Ankara-İzmir hızlı tren hattının bütün bedelini İzmir’e yapıyoruz diye söylemek çocuk aldatmaktan başka bir şey değil. Bu tren hattını sadece İzmir mi kullanıyor?” dedi.
Sındır şöyle konuştu:
“İzmir’in beklediği birkaç önemli yatırım var. Mesela öğrenci yurtları bekliyoruz, hani nerede öğrenci yurtları? Ailesini terk eden, çaresizlik içinde, okuma arzusu olan üniversite öğrencilerimize yurt yapın. İZBAN hattı var. Büyükşehir Belediyesi ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın ortak kurduğu bir şirkettir İZBAN. Hat Devlet Demiryolları’na aittir, Büyükşehir Belediyesi kira öder. Baya da ciddi kiralar, yıllık milyon Euro artı 5 milyon dolar gibi birtakım rakamlar var. Ona rağmen karın yarısı Devlet Demiryolları’na gider. İZBAN hattını biz yaptık derler ama halbuki hepsi büyükşehir tarafından satın alınmıştır, yapılmıştır. Projenin maliyetinin büyük bir yükü büyükşehirdedir yani. Ama Ankara’ya bakarsanız metroları ulaştırma bakanlığı yapar, İstanbul’a bakın yine aynı şekilde. Nasıl bir yerde yaşıyoruz? Bakanlık, bir Kamu kurumu sanki ayrı bir hasım gibi görüp ‘bu benim hattım, bu senin hattın, bu u hattı bu m hattı’ gibi ayrışım yapabiliyor.”
Aliağa Bergama hattı nerede
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, İZBAN hattının Aliağa’dan Bergama’ya kadar uzatılmasının öngörüldüğünü ancak yapıma başlayacak ödenek ayrılmadığını söyledi. Sındır şöyle konuştu.
“Geçen yıl yatırım programında Bin lira sembolik ödeneği vardı. Yani diyor ki ben bu projeyi bu yıl koyayım programda bulunsun ama ben buna bir para ayırmayacağım. Ne zaman siyasi bir beklentim, çıkarım olursa o zaman bu projeyi yaparım. Buradan Aliağalı Bergamalı bütün yurttaşlarımıza sesleniyorum. Size toplu ulaşım kolaylığı sağlayacak, sizi İzmir kent merkeziyle buluşturacak böyle önemli bir yatırımı merkezi yönetim iptal etmiş durumda. Hayalini bile kurmayın çünkü bunu istemiyorlar.”
AKM simgedir
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Emniyet Müdürlüğü’nün Konak’ta Atatürk Kültür Merkezi’ne yerleşmesi konusunda da şunları söyledi:
“Ben orada böyle bir düşüncenin olduğunu biliyordum. Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi gerçekten eğitim ve sanat alanında, toplantı alanında, sosyal yaşama dair birçok etkinliği barındıran bir yer. Ege art vardı ona merkez olmuş kültürel bir simge. Burası artık sadece kültür sanat etkinlikleriyle bir kültürel varlık olmanın ötesinde 41 yıllık fiziki, mimari olarak da bir miras. Böyle bir varlığın İl Emniyet Müdürlüğü’ne verilmesi, devredilmesi gündeme geldi ve bu konuda yetkililerden ‘hayır öyle bir şey yok’ diye bir açıklama duymadık. AKM gibi bir binayı kiralayıp bina olarak oranın kullanılması çok absürt, anlamsız bir iş gibi geliyor bana. Başka bir yere gidin, başka bir bina bulun yani. Sayın Cumhurbaşkanımız en büyük eksiğimiz kültürel alanda bunu da bir şekilde gidereceğiz demişti. Onun kültürel alandaki eksikliği dindar ve kindar nesil yetiştirmekten başka bir şey değil. Sen kültürel alanda eksikliğimiz var diyorsun ama bir kültür varlığını, simgesini ortadan kaldıracak bir sürece geliyorsun.”
Vatandaş borç batağında
CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, vatandaşın borç batağında olduğuna işaret ederek, ekonomideki gelişmelerle ilgili şu saptamalarda bulundu:
“Şu an vatandaşın banka ve finansmana olan borcu 807.2 milyar lirayı buldu, bireysel anlamda yani. Konut, otomotiv, ihtiyaç kredilerinden kaynaklı. 210 milyar lira da kredi kartlarından kaynaklanan borcu var. Yani 1 trilyon liranın üzerinde vatandaşın borcu var. Bir yandan da zamlar. Maaşa yapılan zam zaten enflasyonla beraber eridi. Merkez bankasının kötü yönetimi, faiz sebep enflasyon sonuçtur diyerek ekonominin bütün kurallarını akıl ve bilimin öngördüğü her şeyi bir kenara atıp, bu bizim modelimiz deyip ülkeyi böyle büyük bir risk altına sokan anlayışın getirdiği süreç bugün maalesef bu. Politika faizlerini düşürdüler ama tüketici kredilerindeki artış yüzde 26’lara 36’lara varan oranda. Yani faiz nas diye ortaya atılan faizi düşürme politikası, vatandaşa nas değil pas diyor. Enflasyon deseniz öyle. AKP iktidara geldiğinde Türkiye’de enflasyon 29.75’di 2021 yılı enflasyonu 36.08. Bu ülkede biz ekonomiyi şöyle iyi ettik böyle iyi yaptık diyen iktidarın bugün ülkeyi getirdiği nokta bu.”
