SON MÜHÜR-KAZİM BOZKURT/8 Eylül 1999’dan önce, işe giren insanların, bir gecede Emeklilikte yaşa takılanlar grubuna girdiklerini anlatan Başkan Türker, insanların o dönem, 5 bin gün ile emeklilik için imza attıklarını, erkeklerin 25 yıl, kadınların 20 yılda emekli olacağını belirtti. Türker, “Bir gecede çıkan yasayla, bizlere sizi bu şartlarda emekli etmiyorum, yaş şartı getiriyorum dediler. Kamuoyunda yanlış bilgilendirme oluyor. Biz, erken emeklilik istemiyoruz. Yasa çıktığı günden sonra geçerli olmalı. Yasalar evrensel hukuka aykırı olarak, geriye doğru işletilerek kazanılmış haklarımızı elimizden aldı. Sözleşmede yaş şartı yoktu. Biz kamuoyuna da bunu anlatmaya alışıyoruz. Biz ayrıcalık istemiyoruz, biz elimizden alınan hakları istiyoruz. Yasa, Resmi Gazete’de yayınlandığı günden itibaren geçerlidir. Bu yasa, EYT’lilere zulüm olarak çıkmıştır” şeklinde konuştu.

“Suriyelilere 40 milyar dolar harcıyor, EYT’lileri yük olarak görüyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanlış bilgilendirildiğine dikkat çeken Türker, bunu birlikte çözüme kavuşturmak için çağrı yaptı. 13 milyar liranın, devlet tarafından karşılanamamasının üzücü bir durum olduğunu belirten Türker, “ Eğer devletimiz 13 milyarı karşılamayacaksa hiç yaşamayalım. Bizim bu kadar vergilerimiz, bizden eksilen paralar nereye gidiyor? Bugün 4 buçuk milyon Seriyeli’ye 40 milyar harcadım, gerekirse bir 40 milyar dolar daha harcarım diyor. Ama biz EYT’lileri bir yük olarak görüyor. 160 ülkeye yardım yapıyorum diyen devlet, EYT’lileri yük olarak görüyor. Kendi öz evlatlarını yük olarak görüyor, bu devlete vergisini vermiş, iğneden ipliğe her şeye katkısı olan vatandaşını yük olarak görüyor. Ortada bir mağduriyet varsa, mağduriyetin maliyeti de sayısı da olmaz. Devleti yönetenlerin görevi, bu mağduriyeti gidermektir. Bu memlekete 30 sene çalışıp vergimi vermişim, devletin yetkilileri bu parayı har vurup harman savurmuşsa, bu benim sorunum değil. Ben devletin hala bu mağduriyeti çözecek gücü olduğunu düşünüyorum, yeter ki istensin. 5 yerden huzur hakkı altında maaş alanlar var” dedi.

“Devlet bunu önceden belirtse, belki ben sigortalı işe girerek ezilmeyeceğim”

EYT’lilerin durumunu bir örnekle özetleyen Türker, “ Bir buzdolabı mağazasına giriyorsunuz. 2 bin liralık buzdolabı alıyorsunuz. Ben buna on ay taksit yaptırım alacağım diyorsunuz, alıyorsunuz. Satıcı da kabul ediyor. Sonra 8’nci ayda, satıcı buzdolabına zam yaptım deyip dört ay daha senetinizi uzattım diyor. Böyle bir şey olabilir mi” dedi.

Devletin, bu yasayı önceden bildirmesinde, belki de kabul etmeyeceğini belirten Türker,” Belki de ben iş hayatına atılmaaycağım, siyasete atılacağım, ya da kendi işimi kuracağım. Sigortalı işte kendimi ezdirmeyeceğim. Şartlarımı koymuşsun, sonra kuralı değiştiriyorsun. Adaletsizce bir yasa, elimizden alınan haklarımız. 22 yıldır bu mağduriyet sürüyor. Bizi yönetenler bunu çözmek istemiyorlar. Önünde sonunda çözülecek, sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

“MHP EYT’lilerin sorununu çözeceğiz dedi, unutulduk”

EYT’lilerin siyaset malzemesi olmayacağını savunan Türker, haklarının devlet eliyle alındığı için, var olan hükümetin sorunlarına çözüm sunması gerektiğini aktardı. EYT probleminin siyaset üstü bir şey olduğunu vurgulayan Türker; fakat sorunun çözümünün siyasetle olacağını dile getirerek, “Bizim derdimiz haklarımızın verilmesi. İçimizde, her görüşten insanlar var. tek başımıza değiliz. Tüm siyasi partilere kapımızı açıyoruz. Biz artık, ‘Söz verdik, yapacağız’ laflarına inanmıyoruz. MHP, EYT’lilerin sorununu çözeceğiz demişti. Seçimden sonra unutuldu. Bu konuda adım atmadılar. Söz verdikleri halde bunu yapmıyorlar. Muhalefet zaten istiyor, El kaldırsalar, sorun çözülecek oy birliğiyle. Kim noter aracılığıyla tasdikli belgeyle şu zaman geldiğimizde yapacağız derse, o sandık önümüze geldiğinde ona göre tavır alacağız. Hakkımızı almak için sorunumuzu çözeceklerse o etrafta toplanacağız” diye konuştu.

“Toplam maliyet 13 milyar lira”

Türker, EYT’lilerin, devlete olacak maliyetini hesaplamak için, bir sosyal güvenlik uzmanıyla gerekli merciilere kaşeli belgeyle talep ettiklerine karşın, bunun bir sır olduğunu savunarak taleplerinin geri çevrildiğini ifade etti. Türker, “Biz gizli bilgi istemedik. Sır dediler, biz insanların TC kimlik numarasını istemedik. Sayımız ne kadar maliyetimiz ne kadar? Sosyal güvenlik uzmanımız toplam maliyetin 13 milyar lira olduğunu hesapladı. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk başta maliyetimizin 700 milyar lira olduğunu belirtti, 13 milyar lira dedik. Aradan birkaç ay geçti, bir devlet yetkilisi 60 milyar lira dedi, biz yine 13 milyar lira dedik. Çalışma Bakanı Zehra Selçuk, en son 30 milyar liraya indirdi, biz yine 13 milyar lira diyoruz” diyerek dert yandı.

Editör: TE Bilişim