Mahkemeye Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesi'nden sanığın cezai ehliyetine ilişin düzenlenen dördüncü rapor ulaştı.

Raporda "Cezai sorumluluğunu müessir ve kişide şuur ve hareket serbestini ortadan kaldıracak veya azaltacak mahiyet ve derecede herhangi bir akıl hastalığı ve zeka gerililiği saptanmadığı" şeklinde ifadeler kullandı.

Sanığın suçu işlediği sırada fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını idrak etme ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak boyutta bir akli arızanın içinde olduğuna delalet edecek herhangi bir tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı kaydedildi.

Raporda Atalay Filiz'in 12 Haziran 2016 tarihinde sanığı bulunduğu suça karşı cezai sorumluluğunun tam olduğunun oy birliğiyle mütalaa olunduğu belirtildi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

DAHA ÖNCE ÜÇ RAPOR ALINMIŞTI

Fatma Kayıkçı'yı öldürdükten sonra gözaltına alınarak yargılanmaya başlayan Atalay Filiz, firari olduğu dönemde başkalarına ait kimlikler kullandığı gerekçesi ile hakkında ayrıca bu dava açılmıştı.

İstanbul Anadolu 67. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Atalay Filiz'in avukatlarının talebi üzerine, Filiz'in akıl sağlığının tespiti için üç ayrı hastaneden üç ayrı rapor alındı.

Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi, Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Adli Tıp Kurumu'ndan gelen üç raporda da Atalay Filiz'in akıl sağlığının yerinde olduğu belirtilmişti.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, öğretmen Fatma Kayıkçı'nın öldürülmesine ilişkin davanın tutuklu sanığı Atalay Filiz'in, firari olduğu dönemde 7 adet sahte kimlik oluşturduğu belirtiliyor.

İddianamede sanığın, 7 kez "Resmi belgede sahtecilik" suçundan 14 yıldan 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle cezalandırılması isteniyor.

Editör: TE Bilişim