SON MÜHÜR-HABER MERKEZİ/ Nijerya’da üç büyük eyalette kraliçe görevini üstlenen, şu anda da İmo eyaletinin kraliçesi olan Nijerya Kraliçesi Dr Gülgün Kırgız Uwakwe, Afrika’nın televizyonda nasıl görünüyorsa öyle olduğundan bahsetti. Ülkede 286 milyon insan yaşarken, bunların bir kısmı müslüman, bir kısmı hristiyan, budist ve yerel inançlardan oluştuğunu belirtti. Kraliçe Dr. Uwakwe, “86 milyonun 10 milyonu çok varlıklı zengin insanlar, siyasi kişiler, senatörler. Onların 77 sülaleleri zengin. Bunun dışında halk çok fakir. Televizyonlarda göründüğü gibi, demagoji değil. Halk sürünür vaziyette. Tüm afrika ülkeleri aynı şekilde. Sokaklarda koyteynırlarda, teneke barakalarda yatıyorlar. Sandallarda yaşıyorlar. Afrikanın Çinli’leri derler Nijeryalı’lara. Çin’den kaçan Çinli’lerin çoğu orada. Her ülke böyle, liderler hırsız olmasa, kendi menfaatlerini düşünmeseler böyle olmaz. Halkını düşünen bir lider gördünüz mü Atatürk’ten başka? Vatanını bayrağını düşünen başka lider görmedim” dedi.

“Afrika doğal zenginlikleri olan bir kıta”

Afrika topraklarının, bakir bir kıta olduğundan söz eden Kraliçe Dr. Uwakwe, yaşanan sömürge zorbalığından yakındı. Kraliçe Dr. Uwakwe, “Dünyanın oluşumundan bu yana Afrikalılar köle olarak kullanılmış. Amerika’ya götürmüşler, oraya buraya götürmüşler köle olarak kullanmışlar. Desmontutu bilim adamıdır, hastaydı en son. Her zaman der ki, beyazlar geldi kitaplarla, bizleri kitap okuyarak uyuttular. Uyandığımızda topraklarımız onların elinde, bizim ellerimizde de kitaplar vardı. Dinler cehaletle, cahil insanlarla beslenir. Kitaplarla dinleri sokunca buraya, halkı sömürge olarak kullanıyorlar. Biz bağımsızlığımızı ilan ettik Nijerya’da, halen yer altı ve yer üstü kaynaklarımızı sömürgesi olduğumuz ülkeler yönetiyor. Halen onların hukuk sistemlerini kullanıyoruz. Mesela bizim mahkemelerimizde biz bilakis sarı peruklarla giriyoruz. Biz ingiltere sömürgesiydik, ingiltere hukuku geçerli topraklarımızda” şeklinde konuştu.

“Güney Sudan, El Beşir’den çok zulüm çekti”

Güney Sudan’ın henüz çok yeni bir kurulmuş devlet olduğunu belirten Güney Sudan İzmir Fahri Konsolosu Mesut Mercan, Kuzey Sudan’la olan savaşın 2007’de sonlandığını, 2011’de ise Güney Sudan’ın kurulduğunu açıkladı. Konsolos Mercan, “El Beşir bize çok kötü davrandı. Üniversiteler İlköğretimler, ülkenin kuzey tarafında yapılmış hep. Petrol kuyuları güney tarafında, rafineri kuzey tarafında. Çıkarılan petrolden binde beş gelir sağlanıyor. Komik bir rakam. Petrolü ele almamak gerekir. Altın kömür bakır hepsi mevcut. Gümüş de var. çıkarılmaya muhtaç şeyler. Kendi teknolojileriyle çıkarmaya mümkünat yok. Dışarıya muhtaçlar. Yüzde 99 dışarıya bağımlı yaşıyorlar. Su bile dışarıdan geliyor. Gazoz ve içecek fabrikası var iki tane, bu kadar. Kanalizasyon sistemi, yol, enerji hiçbir şey yok. Bazı çağrılar yapıyoruz ama ilk yapılması gereken şey enerji. Sanayinin gelmesi için enerji gelmesi gerekiyor. 13 milyon nüfusu var, ekvator çizgisinde. Devamlı yağmur alan bir bölge. Çeşitli çalışmalar yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Lojistik, kargo uçaklarıyla olmalı”

Güney Sudan’ın herhangi bir denize kıyısı olmadığını belirten Konsolos Mercan, buna karşın ülkenin ortasından Nil Nehri’nin geçtiğini vurguladı. Ticaret yolunun neredeyse tamamının Somali üzerinden sağlandığını dile getiren Konsolos Mercan, “Esas kargo uçakları olarak yapılması gerek. Bu konuda yatırım boşluğu var. Güney sudan’a tamamen somali üzerinden sağlanıyor. Burdan türkiye’den gözüktüğü gibi bir sıkıntısı yok. Yiyecek içecek çimento kıyafet her şey Somali üzerinden tırlarla geliyor. Ticaret erbabların sıkıntısı mal gelmesinin uzun sürmesinden kaynaklıyor. Güven sıkıntımız yok. Buradan burs alan öğrenciler, devletin kademelerinde görev aldılar. Ziraat mühendisliği, gıda mühendisliği gibi bölümlerde okuyorlar. Güney Sudan bu sıkıntıları çok hızlı atlatacak. Video konferanslara beni davet ediyorlar. Süreci çok hızlı geçecekler” dedi.

Editör: TE Bilişim