Eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu, 108 kişi hakkında açılan “Kobani Davası”, bugün Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülmeye başlandı.

Sincan Cezaevi kampüsü içinde yer alan duruşma salonunda görülecek dava için olağanüstü güvenlik önlemleri alan polis, HDP yöneticilerinin açıklama yapmasını engellemek için gazetecilerle partililer arasında kalkanlarla duvar oluşturdu.

''SİYASİ KUMPAS DAVASIDIR''

Duruşma öncesi açıklama yapan HDP Eş Başkanı Mithat Sancar, ''Kobani Davası denen siyasi kumpas davasının ilk duruşması bugün biraz sonra başlayacak. Gördüğünüz gibi aramıza duvarlar ördüler. Evet, bu hakikatten korkuyorlar. Sesimizi bastırabileceklerini sanıyorlar, yanılıyorlar. Bu davada da bizi sindirebileceklerini düşündüler. Yanıldıklarını bugün de bundan sonra da göstereceğiz. Bu bir siyasi kumpas davasıdır. Demokrasi umudunu, özgürlük umudunu, barış özlemini yok etme davasıdır. Biz de barış için, demokrasi için, özgürlük için, hakikat için direnmeye devam edeceğiz. Bu bir intikam davasıdır aynı zamanda. IŞİD’in Kobani’de yenilmesinin sonuçlarını hazmedememiş bir iktidarın öfkesinin ürünü olan bir davadır'' dedi.

AVUKATLAR DURUŞMA SALONUNU TERK ETTİ

Duruşma salonun önünde de avukatların alınmaması nedeniyle gerginlik yaşandı. Davada 100 kişilik avukat sınırlaması olduğunu söyleyen güvenlik güçleri aralarında baro başkanlarının da olduğu avukatların içeriye alınmasına izin vermedi. 

Duruşma salonuna alınmayan avukatların itirazlarının devam etmesi üzerine mahkeme başkanı avukatlara, “Önce CMK’yi öğrenin” dedi. Bunun üzerine avukatlar, “Avukatlarla böyle konuşamazsınız, bunu tutanağa geçmek zorundasınız” dedi. Mahkeme başkanı ise önce kimlik tespitlerinin yapılacağını, ardından iddianamenin okunacağını söyledi. Mahkeme başkanı avukatlara ancak ondan sonra söz verileceğini söyledi. Avukatların “Böyle duruşma yapamazsınız” itirazı ise mahkeme başkanı tarafından “Yoo gayet de güzel yaparız” dedi.

Yaşanan tartışma üzerine avukatlar alkışlarla salonu terk etmeye başladı. Mahkeme başkanı bütün itirazlara rağmen kimlik tespitlerine devam etti.

"KATİLLER İÇİN HESAP VAKTİ"

Duruşma öncesi açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, ''Türkiyeyi kendilerince istedikleri yola çekmek için terörden yaptırıma kadar türlü tehditlere başvuranlar, başarıya ulaşamadı, ulaşamayacak Allahın izniyle. Terör örgütü PKK’nın emri ve siyasi uzantılarının çağrısı sonucunda, özellikle sivil insanlara yönelik kanlı katliamlara sahne olan 6-8 Ekim olayları da yine böylesine bir girişimdir. Bu cinayetlerin failleri bugün hakim karşısına çıkıyor. Katiller için hesap vakti. Bizim adalete inancımız tam. Türkiye’yi bölmek, parçalamak ve dahası içeriden hançerlemek isteyen tüm odaklara karşı devletimiz ve milletimiz her daim ayaktadır. Terör örgütleriyle küresel güç odaklarıyla ve darbeci zihniyetlerle mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız'' dedi.

Editör: TE Bilişim