"Kanal İstanbul kendisini 12 yılda finanse edecek"

Kanal İstanbul gibi kanal projelerinin dünyanın birçok yerinde yapıldığını, özellikle Doğu Avrupa’da ihtiyaçtan doğan kanal projelerinin hayata geçirildiğini kaydeden Karaismailoğlu, “Lojistik koridorları hızlandırmak için kanallar yapılıyor. Dünya ticaretinin yüzde 90’ı denizlerde geçiyor. Bu nedenle deniz ticaretine önem verip alternatifler sunmak zorundasınız. Kanal İstanbul projesi için beş tane güzergah tespit edildi ve bunlar arasından en uygun olan seçildi. Çevreci bir proje tasarlandı. Kanal İstanbul yatırımından sonra gemi geçişlerinden ciddi gelir sağlanacak. Ayrıca, Karadeniz’de önemli liman yatırımları da olacak. Projenin 12 yılda kendi kendini finanse edeceğini düşünüyoruz” dedi.

"Kanal İstanbul’un depremle ilgisi yok"

Kanal İstanbul’un, depremi tetikleyen bir yanı olmadığının da altını çizen Karaismailoğlu, projenin derinliğinin 20.75 metre olduğunu anlatarak, “Vezneciler’deki metro çalışmasının derinliği ise 60 metre, o zaman metro da yapmayalım. Zaten bu işin uzmanları, bilim adamları bu konuyla ilgili noktayı koydular. Kanal İstanbul projesinin bu konuyla ilgili herhangi bir olumsuz durumu yok. Kanal İstanbul ile alakalı sorulacak her sorunun cevabı var. Çünkü projenin en başından beri bu konuyla ilişkili tüm sektörlerin uzmanları her açıdan derinlemesine çalışmalar yaptı. Ayrıca, savunmamız açısından ve Montrö açısından da bir sorun oluşturmuyor” şeklinde konuştu.

“2030 yılına hazırlıklı olmalıyız”

Denizcilik konusunda dünyadaki hareketleri takip etmek gerektiğini işaret eden Karaismailoğlu, “Dünya’da Çin’den Avrupa’ya yıllık 710 milyar dolarlık bir ticaret hacmi var. Ülkemiz Çin ile Avrupa arasında Avrasya’nın merkezinde. Coğrafi konumumuzun avantajlarını mutlaka fırsata çevirmemiz ve lojistik planlayıcı olmamız gerekiyor” açıklamasında bulundu.

Bugün, dünyadaki ticaret hacminin 12 milyar ton olduğunu ve bunun 1.7 milyar tonunun Karadeniz’de dolaştığını anımsatan Bakan Karaismailoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“2030 yılında bu rakamların iki katına çıkması bekleniyor. Yani dünyada 25 milyar ton, Karadeniz’de ise 3.5 milyar tona çıkacağı öngörülüyor. Şu anda Karadeniz ticaret gölünün tek çıkışı İstanbul Boğazı. Bugün bile burada yaşadığımız çok ciddi sorunlar, tehlikeler var. O nedenle 2030 yılına hazırlıklı olmamız lazım.”

Alanında uzman kişiler konuşmalar yaptı
 

Editör: TE Bilişim