6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü için “Böyle bir gün düşünülmesi bile bana ironik geliyor” diyen Hasan Tahsin Kocabaş; “Bence dün İzmir’de olan en güzel olay, İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin Basmane’deki Basın Müzesi’ni ziyaret edip, orada etkinlik yapmalarıydı” dedi. Kocabaş şöyle devam etti:
“Ben Basın Müzesi etkinliği dışındaki bütün söylemleri, kelamları hafızamdan siliyorum. Türkiye’de özellikle siyasi yapının gazeteciği ağzına almadan önce salavat getirmesinde fayda var. Ben dün bugünle ilgili biraz araştırma yaptım. 6 Nisan 1909’da Hasan Fehmi Bey’in Galata Köprüsü üzerinde öldürülüşü milat alınmış. Oysa dün ben baktım, 1905 19 Mart’ta Adana’da Hikmet Gazetesi’nde Tevfik Nevzat var, Konya’da Alemdar Gazetesi’nde Şair Hüseyin Kamil var. Hasan Fehmi Bey bunun üçüncüsü. Neden Hasan Fehmi Bey ön plana çıkarılıyor? İşte burada bir İstanbul gerçeği var. Biliyorsunuz İstanbul’daki gazeteciler benim için kibir toplarıdır. Onların gözünde İstanbul’daki gazetecilerin dışında hiç kimse hiçbir şey bilmez, her şeyi onlar bilirler, İstanbul’daki bütün kentler onlar için taşradır. Oysa Türkiye basınının bütün dejenerasyon, bütün yozlaşma, kötüleşme, çalışanların hak ve zaruriye içinde bitap olup bir kitap okumamış cahil siyasetçilere kurban edilmesinin mimarı İstanbul medyasıdır.”

İzmir basının onurlu yıldızı
Gazeteci- Yazar Hasan Tahsin Kocabaş, Türkiye’nin basın anlamındaki tek onurlu yıldızın İzmir olduğunu kaydetti şöyle konuştu:
“Gazeteci öldürülmez mi, öldürülür. Hala öldürülüyor. Bakın Ukrayna’da kaç tane gazeteci öldü. Boşuna söylenmemiş, “Düşünceler topla tüfekle, cebir ve şiddetle yok edilemez” diye. Düşünce onlar. Uğur Mumcu’lar, Turan Dursun saymakla bitmez. Niye öldürüldüler, öldürülünce ne oluyor söyleyeyim. Uğur Mumcu’nun öldürüldüğü gün, Pazar günüydü nasıl sokağa çıktık, günlerce yürüdük. Peki bugün? Kim sokağa çıkıp tepki gösteriyor.”

Gazeteler satıyor mu
Gazeteci- Yazar Hasan Tahsin, gazeteciliğin giderek zorlu hale geldiğini de anlattı. Kocabaş; “Gazete satılıyor mu? Gidelim bir gazete bayisine soralım en çok kaç tane satılıyor. Kentimizde dört tane televizyon sıfıra indirildi. Son Mühür gibi varlık mücadelesi yapıyorlar. Ben Son Mühür’ü neden ayırıyorum çünkü içerisinde gazeteciler var. İzmir’in son kırk yılını bir çırpıda anlatacak yaşayan biri var. Ancak: bugün canı sıkılan birinin 3-5 bin lirayla bir web site kurup kendine gazeteci kartviziti çıkarması gayet mümkün.”

Ölen kurtuluyor düzeni
Gazeteci- Yazar Hasan Tahsin, “Ölen gazetecilere bakıyoruz bir de olayı şöyle değerlendirelim, ölüm bir kurtuluş. Peki ya süründürülen gazeteciler?” diye süreci değerlendirdi şöyle devam etti:
“ İzmir’de çatır çatır televizyonlar kapatıldı, oradaki insanların akıbeti kimin umurundaydı? Ayşegül hanımın da dediği gibi bir gün son yayınımızı yaptık, sessizce kapattık gittik. İzmir özellikle 2000’den sonra çok garip bir rekabet geldi ve aramıza gazeteci olmayanlar girdi. Tüm mesele bu. Bakın muhabirlik yapmayana gazeteci denmez. Kimse kusura bakmasın. Gerekirse dayak yiyeceksin, küfür yiyeceksin, genç yaşında yağmurdan zatürre olacaksın. Yok öyle plazalarda eline al ısırılmış elmanı, ben Kemal Bey’in yerinde olsam, ben Tayyip’in yerinde olsam diye ahkam kesenleri görüyoruz. Bu gazetecilik değil… 

Sabah Resimleri’nin başarısı
Yıllardır büyük ilgi ile televizyonlarda izlenen Sabah Resimleri programının ortaya çıkış öyküsünü de anlatan Kocabaş şöyle dedi:
“Sabah Resimleri durduk yerde başlamadı. Bu bir ihtiyaçtı İzmir’de. 2002’de ben işsizdim, yine bir televizyondan kovulmuştum. Sevgili Ali Büge’nin İzmir TV’si vardı. Ama benim kadim dostum Üzeyir Sever yayın yönetmeniydi. O çağırdı beni ben de olur dedim. Aslında kafamda ya sabahları kim izler İzmir TV’yi vardı neyse biz başladık. 8-10 arasındaydı yayın, saat 10’dan akşam bazen 18:00 bazen 23:00’e kadar hepimiz sokaktaydık. Binmediğim dolmuş, bilmediğim otobüs hattı yoktu. Çamdibi’nde yeni evli ama kaynana yüzünden ayrılmış bir çifti bile gidip barıştırdım, adımın konduğu çocuklar var. Ben içinden çıktığım halkı çok sevdim, halk beni hala çok seviyor.”

Editör: TE Bilişim