Efes Selçuk Belediyesi, gıda krizi ve yoksulluğa karşı geliştirilen, hamile kadınlardan üniversitelilere kadar ihtiyaç sahibi birçok kesime yönelik bütünlüklü bir proje olan ‘Efes Selçuk Çocuklar için Gıda Dayanışması’nı hayata geçirdi.
Hayata geçirilen projenin tanıtım toplantısı ise Selçuk Kent Belleği’nde gerçekleşti. Toplantıya ev sahibi Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu, CHP Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Taşkın, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, CHP Bursa Milletvekili ve Tarım konusunda Genel Başkan Başdanışmanı Orhan Sarıbal, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Balçova Belediye Fatma Çalkaya Başkanı  Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, İzmir Kent Konseyi Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, CHP İzmir İl Yöneticileri, çeşitli STK’lar ve meslek odaları ile çok sayıda vatandaş katılım sağladı.

İSTEDİK Kİ SELÇUK'TA İYİLİK HAREKETİ
Çok geniş ve kapsamlı bir proje olduğunu ifade eden Başkan Ceritoğlu Sengel, “Ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Pazarda, markette ve kasapta fiyatlar arttıkça geçim derdi büyüyor. Yoksulluk derinleştikçe insanların lokması küçülüyor. Bu küçülen lokmalar bizlerin boğazımızdan da geçemiyor. Komşumuz açken tok yatamıyoruz. Derinleşen gıda krizi ve artan yoksullukta en çok etkilenen ise ne yazık ki çocuklarımız oluyor. Zorlu bir dönemde geçerken Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve değerli eşleri Selvi Kılıçdaroğlu’nun çocukların yoksulluk nedeniyle yaşadıkları beslenme yetersizliği üzerinden yaptıkları çağrıları çalışma yaptığımız bir projeyi hızlandırmamıza sebep oldu. ‘Efes Selçuk Çocuklar için Gıda Dayanışması’nı yaşama geçirmeye hazırız. İyi ve yeterli beslenmeleri gereken çocuklarımız için bu koşullarda hep birlikte adım atmak istedik. İstedik ki Selçuk’ta hiçbir çocuk yatağa aç girmesin” dedi. 


"DAYANIŞMA HARİTASINI ORTAYA ÇIKARDIK”
Her yurttaşa dokunmayı hedeflediklerini söyleyen Sengel, “‘Efes Selçuk Çocuklar için Gıda Dayanışması’nı çocuklar için gıda güvenliği ve beslenmesini sağlamak amacıyla Efes Selçuk Belediyesi öncülüğünde kentin STK ve tüm yurttaşların desteğiyle kent dayanışması ruhuyla bir iyilik hareketiyle hayata geçiriyoruz. Projenin mimarı değil mimarı çok olan dayanışmanın esas alındığı bir proje. Kentteki tüm haneleri gezerek dayanışma haritasını ortaya çıkardık. Geziler yaparak hangi hanenin neye ihtiyacı var onu öğrendik. Bu haritaya sahip olmak doğru kapıyı çalmayı da beraberinde getirdi. Kimin neye ihtiyacı bilmemize olanak sağlanan harita sayesinde her yurttaşımıza doğrudan dokunmayı sahip olacağız… Aynı zamanda Türkiye’nin dört bir yanında dost belediyelerimiz var. Aynı bakış açısına sahip olduğumuz. Hep beraber çocuklarımızın tok olmasıyla huzur bulacağımız belediyelerimizle ortaklaşmaya giderecek gıda dayanışmasını tüm ülkeye yaymaya hazırlanıyoruz. Amacımız bu dostluk ve belediyeler arasında ki bu arkadaşlığı büyüterek Türkiye’nin her yerinde el ele vererek bu çocukları güvenli bir geleceğe hazırlayabilmek... Tüm yurttaşlarımız karınca kararınca kent dayanışmasına davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.


“HERKES İÇİN HEP BİRLİKTE ÇALIŞMAYI HEDEFLİYORUZ”
Sengel sözlerini şöyle sonlandırdı; 
“Biz bunu bir iyilik hareketine dönüştürmek istiyoruz ama çocuklarımızı rencide etmeden bunu yapmak istiyoruz. Veren elin alan elin belli olmadığı bir sistemi istiyoruz. Annesi çocuğu için hazırlasın istiyoruz, nereden geldiğini bilmesin. Oy kaygısıyla işte bunu biz yaptık gibi bir markalamayla değil Efes Selçuk kentindeki STK, meslek örgütleri ve çocukların aç kalmasını istemeyen herkes ile birlikte hiçbir kaygı gütmeden hareket ediyoruz. Çünkü herkes için hep birlikte çalışmayı hedefliyoruz.”
KÖKKILINÇ: İÇİMİZİ ISITAN BİR PROJE
İzmir Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç ise, “İçimizi ısıtan, bizleri umutlandıran projenin tanıtımı için birlikteyiz. Emeği geçen Efes Selçuk Belediyesi’ne ve emek verenleri kutluyorum. İzBB olarak CHP’li belediye olarak Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun öngörüsü ile çocuklara verdiğimiz hizmeti öncelikli kılıyoruz. Özel projeler üretmeye gayret ediyoruz. İzBB olarak Süt Kuzusu projemiz var. Şimdi İzmir’in 30 ilçesindeki çocuğa süt dağıtarak sağlıklı beslenmelerine katkı koyan bir belediyeyiz. Şimdi ise 50 bin öğrenciye fındık ve üzüm dağıtıma başlıyoruz. Aynı zamanda belediyelerimizin sosyal yardımlaşmayla ilgili özel birimlerimiz var. Bir elin verdiğini diğer elin görmemesi yardımınız kadar önemli. Bu anlamda da İzmir’de çok fazla vatandaşımıza yardım paketleri sunuyoruz. İçinde sağlıklı gıdalar yer alıyor. Ben bu projede şunu çok önemsedim; Bir Kent Konseyi başkanı olarak 900 kadar STK ile çalışıyorum. 7 dayanışma kampanyası yürüttük. Bir derneğimizin yapmış olduğu dayanışma çalışmasına diğer dernekleri de eklemeyi hedefledim. O dayanışma kampanyaları büyüdü ve çok daha fazla kişilere ulaştı. Ben STK’ların, kent konseyleri çatısı altında bulunmaya daha da büyümeye davet ediyorum” dedi. 
SARIBAL: 4,4 TRİLYON 2023 YILI BÜTÇESİ VAR AMA BİZ…
Türkiye’nin 4,4 trilyon olan 2023 yılı bütçesi üzerinden değerlendirmede bulunan Sarıbal, “Çocuklar bizim çocuklarımız, hayat bizim hayatımız da kararı kim veriyor? Sayın Başkanımızı bu proje için kutluyorum. Bir meslektaşım tarihin bir döneminde bir özel toplantıda şunu söyledi; toprağı aç insanı aç hayvanı aç bir ülkede kutlama değil hesaplaşılır. Eğer biz hesaplaşmazsak bizi bu duruma getiren tarihle yüzleşmezsek... Bu bir görev ve sorumluluktur. Bu devletin asli görevidir. Biz bunu devletin asil vazifesi olarak görmezsek birileri kestane balı, yulaf, hurma, manda yoğurdu önerir, biz de biz yoksulluktan çocuklarımızı nasıl çıkarırız çaba sarf ederiz. Tam da mesele bu. Neden çocuklar aç, neden çocuklar yoksul? Neden anneler pazar artıklarını götürmek zorunda kalıyorlar? 2023, asgari ücret açıklandı. Bir adam her şeye karar veriyor, istediği gibi parayı bölüşüyor, maaşları belirliyor. 4,4 trilyon 2023 yılı bütçesi var, biz bu ülkede 7 milyon çocuğun açlığından bahsediyoruz. Biz bunu konuşmayacak mıyız? Elbette ki başarılı belediye başkalarımız var ama burada bir Türkiye Cumhuriyeti var, anayasası çok açık. İnsanları herkes eşit yurttaş olarak kabul etmekte ve yeterli gıdaya ulaşması için her tülü önlemi alması söylenmekte ama birilerinin bir eli yağda bir eli bağda. Bu bir kader değildir. Bu bilinçle yapılan siyasi sonuçtur. Çiftçinin ürünün tarlada kalması ya da ürettiğinden zarar edip köyünün terk edip kente göç etmesi, iktidarın da yoksulluğu gidermek değil yoksulluğu yönetmek amacıyla sadaka kültürünü yürütmesini bozmak zorundayız. Bu ülke zengin, ülkenin kaynakları var. Karar vericilerin halktan mı, toplumda mı, çocuktan mı, haneden yana mı kullanacağı ya da bir avuç zümrenin yararına kullanmak mı?  Bütün kesimleri eşit ve adil yararlanmasından yanayız. Bu kent dayanışmasının tüm Türkiye’ye dağılmasını istiyoruz” dedi. 
NAZLIAKA: TÜM TÜRKİYE’YE YAYILMASINI ARZU EDİYORUZ
CHP Kadın Kolları Başkanı Nazlıaka da projeyi beğendiğini ileterek, “Böylesine güzel ve umut veren CHP’nin halkçı belediyecilik anlayışını yansıtan Efes Selçuk Belediyesi’ne ve bu sürece emek veren herkese teşekkür ediyorum. Büyük onur ve gurur duyduk. Tüm Türkiye’ye yayılmasını arzu ediyoruz. En az bir öğünün çocuklara ücretsiz verilmesine dair kanun teklifi AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. Genel Başkanımızın konuyu sürekli olarak kamuoyuna taşınması sayesinde AKP üzerinde o kadar çok baskı oldu ki bunun kısıtlı olarak yürürlüğe koyduk. Ama biz diyoruz ki bizim iktidarımızda bütün devlet okullarında okuyan çocuklarımız iki öğünü ücretsiz olarak temin edebilecek. Böylece hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği sürece gireceğiz. Çocuklar artık çocukluğunu yaşayamaz duruma gelmiş durumda. Böylesine zorlu bir sürece girerken çocukların en temel konusu olan beslenme hakları elinden alınırken bu proje son derece kıymetli bir proje” diye konuştu. 
KARACA: BU İKİ ZİHNİYETİN YARIŞI
CHP Genel Başkan Yardımcısı Karaca da zihniyet farklılığından bahsetti, "Böyle bir projenin tanıtımında olmak büyük bir onur. Bu ülkede anasınıfından liseson sınıfa kadar tüm çocuklara günde iki öğün yemek vermenin maliyeti 16,5 milyar lira. Bu kaynağı ayırarak günde 2 öğün onların beslenmesini sağlayacak bir yönetim mi ya da kur korumalı mevduatlarla ya da yap işlet devret projeleriyle yandaşlara 100-200 milyar lira kaynağı aktarmayı amaç edinmiş bir iktidar mı istiyoruz? İşte bu iki zihniyetin yarışı. Yetmedi bu ülkenin çocuklarına besleneme hakkını hayata geçirmek için fedakarca çalışan belediye başkanlarımızı önüne engeller koyarak aslında cezalandırdığı bizim belediye başkanlarımız değil de çocuklar olduğunu bilemeyecek ya da bilmesine rağmen o siyasi hırs için o çocukların güvenli gıdaya ücretsiz erişilmesini engelleyen zihniyetle mi, yoksa hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyecek zihniyetiyle mi? Bu seçimler bunun gibi sayabileceğimiz ayrışmanın sonuç olacak. Merak etmeyin, çok az kaldı. Bu ülkenin tüm kaynaklarını 85 milyona adaletle dağıtan bir yönetiminin iş başına geçeceği günlere az kaldı. Biz kaynakları bir avuç yandaş değil 85 milyon için adaletle dağıtacağı bir yönetim anlayışı iktidara getirmek istiyoruz. Bir bilim insanı burada üretilen ürünler zehirli gıda bu topluma zarar veriyor diye yayın yayınladığı için yargılanmadığı bir Türkiye’yi hedefliyoruz. Gelin bu sorunu birlikte çözelim diyebileceğimiz bir yönetimi hedefliyoruz. CHP olarak biz çocuklarla kadınlarla yoksullukla birlikte bunun mücadelesinin hedef seçin iktidarı hedefliyoruz. Başarabilir miyiz, başarabiliriz. Bu milletin ferasetine hep birlikte güveniyoruz. Her yurttaşın hakkına eriştiği bir Türkiye’de az zaman sonra buluşacağız. Belediyelerimizin yaptığı başarılı çalışmaları bir devlet politikası anlayışıyla hayat geçirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.  
TAŞKIN: KENDİ ENFLASYONLARI YÜZÜNDEN İŞ ÇIĞRINDAN ÇIKTI
Genel Başkan Yardımcısı Taşkın da iktidarın CHP’nin politikalarını takip ettiğini belirterek, “Erdoğan’a bakıyoruz CHP’nin programını ve bildirgelerini iyi takip ediyor ve biz ne yaparsak çakmasını yapıyor. Kendimize burada pay ve özgüven çıkarıyorum. Bu aslında Türkiye toplumunun ve hayatın sola susadığını gösteriyor. Hayat sosyal demokrasiyi çağırıyor. Biz de bu özgüvenle sokaklarda olmalıyız. Önümüzde 5-6 ay var. Hiç birimizin mazereti yok, hepimizin sokaklarda ahlaki dava için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu ülkenin bu rezilliğe tahammül edeceği gücü yok… İnsanları dizlerinin üzerinden kalkıp ayağa çıkabilmelerini sağlıyoruz. İnsanları enayi sanıyorlar, bunları yapan hiç kimse milli iradeye saygı duymuyordu. İktidar aile destekleri diye bir şey uydurdu. Bizimkini kopyalıyor ama bizimkini içeriği sosyal devlettir. Onların ki şu; temmuz ayına kadar nakit para veriyorlar. Önce 400 TL veriyorlar yetmedi, kendi enflasyonları yüzünden iş çığrından çıktı. 120 liraya kadar nakit destek veriyorlar. Sahada ise CHP gelince yardımları kesecek diyorlar.  Geçici yardımlar yapıyorlar seçim döneminde. Biz bundan kurtulmakla hükümlüyüz” diye konuştu.


KILIÇDAROĞLU: "ÇOCUKLARIN BESLENMESİ ÇOK ÖNEMLİ... "
Son olarak konuşan Selvi Kılıçdaroğlu ise, “Böyle bir oluşumda bulunmaktan çok memnunum. Yapılan işleri hocalarımız, milletvekillerimizi dinledim. Çoğumuzun yaşadığı şeyler bunlar. Yaşadığımız, gördüğümüz, bazılarını göremediğimiz manzaralar var. Çocukların sağlıklı beslenmesinden bahsedildi. Çocukların ne kadar önemli olduğu konusu konuşuldu. Önemli olmak zorundalar… Çocukların beslenmesi çok önemli. Bu proje çok güzel bir proje. Bu projeye benzer projeler çoğalıyor da. Daha da çoğalacaktır. Bu projenin güzelliği de şu; kent konseyi, STK’lar, meslek odalarıyla, oda başkanlarıyla bir arada yapmanız. Bu şehir için ve şehirlerarası dayanışmayı da sağlıyor… Bu ne kadar sürdürülebilir? Sosyal devlet dediğimiz şey bunları yapmaktır, her birey için bunları yapmaktır. Belediyelerin bulduğu çözümler bir süre giderebilir ama köklü çözümler lazım. Aile destekleri sigortası çözüm olabilir diye düşünüyorum. Sosyal devletin bunu yapması gerekiyor ama hiç göremedik” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim