Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın, “Diyanet son yıllarda hep Çanakkale'de Atatürk'ü yok sayması, hutbelerde adının geçirilmemesiyle gündeme geliyor. Belki bu konuya açıklık getirirsiniz” sorusuna verdiği yanıtı köşesine taşıdı.

“Başkan, az sonra bana dualarla ilgili videolar gönderdi. Başkanın o videolardaki kayıtlarından kısa bölümler aktarıyorum" dediği yazısında Öztürk şunları kaydetti:

"Çanakkale Deniz Zaferi'nin 107. Yıldönümü: Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal Paşa olmak üzere istiklal mücadelesinin bütün önderlerimizin, şehitlerimizin, gazilerimizin, ülkemiz ve milletimiz için mücadele edenlerin ruhlarını şad eyle Allah'ım.

Berat Kandili Programı 17 Mart 2022: Ya Rab, Çanakkale'deyiz ve Çanakkale destanının 107. yılını idrak ediyoruz. Çanakkale'yi düşmana geçilmez kılan tüm şehitlerimize ve Anafartalar Komutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa ve tüm gazilerimize rahmet eyle Allah'ım.

Mersin Şehit Yakınları Buluşması 19 Eylül 2019: Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün gelmiş geçmiş gazilerimizden ahirete intikal etmiş olanlara Cenabı hak rahmet eylesin; hayatta olanlara hayırlı uzun ömürler nasip eylesin.

Çanakkale Şehitlerini Anma Programı 18 Mart 2018: 250 bin şehidimiz için okunan 250 bin hatmi şerifi başta Anafartalar kahramanı Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün şehitlerimizin, gazilerimizin ruhlarına ve onları yetiştiren annelerin, babaların ruhlarına hediye ediyoruz. Sen vasıl eyle Allah'ım.

Çanakkale Şehitleri Anma Programı 18 Mart 2019: Başta Anafartalar kahraman Gazi Mustafa Kemal Paşa olmak üzere bütün şehitlerimizin, gazilerimizin ruhlarına hediye eyliyoruz. Sen vasıl eyle Allah'ım.

Bakü/Azerbaycan 29 Ekim 2021:Bugün gerçekten çok önemli bir mutlu günümüz. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98. yıl dönümü. Başta Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimize, gazilerimize rahmet ve dileyerek sözlerime başlamak istiyorum.”

Öztürk, Erbaş’ın kendisine eski Türkçe yazılı, Gazi Mustafa Kemal ve bakanların imzasını taşıyan 5 Mart 1340 yani 1926 tarihli kararnamenin yanı sıra, günün Türkçesine çevrilmiş halini de gönderdiğini belirterek “Kararnamede şunlar yazılı: Bundan sonra Camilerde Hutbelerde şahıs ismi söylemeksizin ‘Millet ve Cumhuriyetin Kurtuluşu için' dua edilmesi karar kılınmış ve bu kararların bütün vilayetlere İçişleri Bakanlığınca tebliğ edilmesi için havale edilmiştir. 05/03/1926. Gönderdiğim belge dolayısıyla hutbelerde isim anılmamasını merhumun kendisi istemiş. Daha sonraki süreçte de hiç hutbelerde yazılmamış. Ben 50 senedir Cuma'ya gidiyorum, pek hatırlamıyorum. Gazi hazretleri, hutbenin namazın bir parçası olduğunu bildiğinden dolayı böyle bir karar aldırmış olabilir. Darbe dönemlerinde belki darbecilerin hazırlayıp gönderdiği bir iki hutbede olabilir, bilmemeleri sebebiyle. Bu Atatürk'ün kararına uygun hareket etmemek anlamına gelir. Biz her vesileyle anıp, duamızı yapıyoruz” diye aktardı.

Editör: TE Bilişim