Son Mühür Tv’de ‘Gün Başlıyor’ programında yaşam kalitemizi yakından ilgilendiren çevre konusu masaya yatırıldı. Çevre Yüksek Mühendisi Helil İnay Kınay İzmir’in yaşadığı problemleri satır başlarıyla ortaya koydu. ‘’Biz İzmir’in çevre sorunlarını gündeme getiriyoruz ne yazık ki bu sorunlar tekrarlayarak devam ediyor’’ hatırlatmasında bulunan Kınay; Gaziemir’de 16 yıldır dile getirdiğimiz, çözülmesi için uğraştığımız sorunlardan bir tanesi de nükleer atık konusu. Aslında Türkiye’nin en önemli sorunlarından bir tanesi’’ olduğunu vurguladı. 

İşte Helil İnay Kınay’ın açıklamalarından öne çıkan detaylar. 

16 YIL ÖNCE ÖĞRENDİK 

İzmir’in Çernobili dediğimiz eski bir kurşun fabrikasında gömülü olan radyoaktif ve tehlikeli atıklardan 2012’de haberdar olduk. O tarihten itibaren de o alanın bilimsel şekilde temizlenmesi ve bu sürecin sorumluları hakkında ne yapılması gerektiği hakkında mücadelemizi sürdürdük. Ama gelin görün ki 16 yıl geçti, Gaziemir’de hala atıklar gömülü vaziyette bekliyor. Son haftalarda alanda temizlik çalışmasının başlayacağı haberini öğrendik. Bizler de basın açıklamasıyla tekrar bu konuyu kamuoyuyla paylaştık. 16 yıldır TMMOB’a bağlı odalar olarak başta olmak üzere herkes bir kanadından bu mücadelenin içinde olmaya çalıştı. Gaziemire Belediye Başkanı Halil Arda ‘duran adam’ eylemi yapmıştı hatırlarsınız. Biz de her cuma o bölgede durarak destek olduk. Bir komisyon oluşturuldu.  

NE YAZIK Kİ BAŞLADIĞIMIZ NOKTADAYIZ 

Ne yazık ki başladığımız noktadayız. O bölgedeki atıklar Türkiye’ye girişi yasak olan atıklar. Çok ciddi cevaplanması gereken sorular var konuyla ilgili. Tek bildiğimiz gerçek, alanda o tehlikeli atıkların hala gömülü olduğu. İlk tespit edildiğinden bu yana 6 tane çevre bakanı değişti, valiler değişti ama o tehlikeli atıklar hala orada durmaya devam ediyor. Bu alanın güvenli bir şekilde bir an önce temizlenmesini istiyoruz. 

HEP AYNI ŞEYİ SÖYLÜYORUZ 

Bir araya gelip aynı şeyi söylüyoruz, ‘’sağlıklı yaşamak istiyoruz’ diye. Hepimizin en insani hakkı olan bir talepten bahsediyoruz. İzmir’in hatta Türkiye’nin hava kalitesi ne yazık ki iyi değil. Yazın çok fazla hissetmiyoruz hava kalitesini, halbuki yılın 365 günü bu kentin havasında sorun var. Veriler bunu ortaya koyuyor. Yazın koku problemini yaşamıştık, bu da kentin altyapı tesislerinden, kanalizasyon hatlarından, yağmur suyu hatlarından, arıtma tesisindeki yetersizliklerden ve körfezdeki kirlilikten kaynaklanan bir kokuydu. 

KENT YÜKÜNÜ TAŞIYAMIYOR 

 Koku, kentin bu yükü taşıyamadığını, sorunlar olduğunu, dolayısıyla acil çözümler alınmasını gösteren bir etken. Partiküller konusunda sınır değerlerin çok aşıldığını görüyoruz. Özellikle Aliağa, Alsancak, Karşıyaka, Menemen gibi yerler aynı kaderi yaşıyor. Aliağa’nın sadece havasının değil, suyunun, toprağının, yeraltı sularının ve bitki örtüsünün de kirlilikten etkilendiği ortaya kondu. Verilerde iyileşme nasıl mümkün? Sağlıklı bir kentleşme gerekiyor. İzmir çanak yapısı itibarıyla yüksek bölgedeki yakıt etkisinin çöktüğü bir kent. Zaman zaman atmosferde havanın yükselemediği, çöktüğü etkiyi yaşayan bir kent.  

KOKU SORUNU NASIL ÇÖZÜLÜR? 

Koku sorununun çözülebilmesi için kentin üst yapı ve alt yapısının eş zamanlı hareket edebilmesi lazım. Bilimsel ve tetkik veriler koku sorununu yaşayacağımızı gösteriyor. Umarım kısa zamanda çok daha uzman ve doğru projelerle yürütülür, çok fazla proje var, Türkiye’de çılgın projeler de var alıştık artık ama bu projeler sorunun çözümüne ne kadr ktkı veriyor orası tartışmalı. Sünger Kent projesi zaten yıllardır dünyada kullanılan bir sistem. Kentin doğal sistemi içinde uyguanması gereken bir proje.  

KORFEZ'DEN ÇIKAN BALIK YENİR Mİ?

Körfez hala kirli. Körfez’den tutulan balıklar yenebilir cümlesini kurmak doğru değil. Ben kendi adıma bunun sağlıklı olduğunu söyleyemem.  

Editör: TE Bilişim