SON MÜHÜR-HABER MERKEZİ/ Araya bayram girmesi sebebiyle 24 Temmuz Basın Bayramı’nı geçtiğimiz gün kutladıklarını belirten Başkan Kırkpınar, gazetecilerin ve medya kuruluşlarının çok zorlu bir süreç geçirdiklerini anlattı. Katılımın yüksek olduğunu belirten Başkan Kırkpınar, gazetecilerin sorunlarını dinlediklerini, çözümler sunduklarını dile getirdi.
19 yıllık Ak Parti döneminde, medyanın çok sancılı süreçler yaşadığını ifade eden Başkan Kırkpınar, “Türkiye’de 4’üncü kuvvet olarak adlandırdığımız medya, maalesef 19 yıllık Ak Parti iktidarında çok zor süreçlerden geçti. Her iktidar, kendi medya kolunu oluşturur, bunla sınırlı kalmayıp ‘Amiral Gemisi’ dediğimiz büyük satış gerçekleştiren gazeteleri de ellerine aldılar. 4’üncü kuvvetimiz elimizden alındı. Siz gazetecilerin yapacağı şey, iktidarın ya da muhalefetin, karşısında ya da yanında değil, Türk Milleti’nin yanında olmanızdır” sözlerini kullandı.
Geçtiğimiz bu sancılı süreçte, hem ekonomik krizin hem de tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sorununun Türkiye’ye ciddi zararlar verdiğini açıklayan Başkan Kırkpınar, “Dünyayı saran bir salgınla karşılaştık. 19’uncu yılın ardından ekonomik kriz yaşanıyor. Üst üste binince, bunu duyurmaya çalışan gazeteciler, bir tehdit olarak görülüyor. Halk, kimi arayacağını şaşırdı artık. Bir yerde, yerel ya da merkezi yönetim olsun, hizmet eksikliği varsa, bunu gündeme taşıyarak çözüme kavuşturan kişi gazetecidir. Sorunları aktarmak bir tehdit değildir” şeklinde konuştu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 1 buçuk yılı aşkındır bölge bölge esnaf ziyaretlerine değinen Başkan Kırkpınar, bu ziyaretlerin iktidarı kötülemek için değil, durum tespiti için olduğunu vurguladı. Başkan Kırkpınar, “Akşener’in gezileri, durum nasıl diye girerek çat kapı oluyor. Bu bölgelerde ağırlıklı olarak yerel basın var. Teşkilat mensuplarının gezmesi haber değeri taşımaz, önemli olan halkın sorunlarını duyurabilmek. Medya olmasa, Sayın Akşener’in saha çalışmalarını kimden duyacağız” dedi.
“Hapisteki insanı hücreye attılar”
Tasarruf genelgesini ilginç bir benzetmeyle açıklayan Başkan Kırkpınar, yerel basınının zaten çok zor durumda olduğunu bildirdi. Başkan Kırkpınar, “ Tasarruf genelgesiyle, hapisteki insanı hücreye attılar. Hapishane gibi düşünün basının halini, bunu hücreye koydular. Kıt kaynaklarla haber alma ve verme işlevi yapan basın mensubu arkadaşların, özlük hakları törpülene törpülene, artık tamamen ellerinden alındı. Her şeyin bir maliyeti var. Reklam geliri, kamu desteği olmazsa bu iş yürümez. Bu belli kesime yapılır, diğer kesme yapılmazsa burada bir sorun vardır. Tirajı en yüksek gazeteyi söylememe gerek yok, bunlara hiçbir destek, reklam verilmiyor, kendilerine destek verilmediği için” ifadelerini kullandı.
“Bu bir korku iklimidir”
Sosyal medyada herhangi bir paylaşımda bile gözaltına alınıp savcılığa sevk edildiğini belirten Başkan Kırkpınar, hakaret, ağır ithamlar dahi olmamasına karşın bunun yaşanabileceğinin altını çizdi. Başkan Kırkpınar “Benim başıma geldi. Hakaret yok, ağır suçlama yok. Belgesiz iddia boşa çıkar, mahkemelik olabilirsiniz. Ama böyle bir durum ortada yok. Bu bir korku iklimidir, insanlara böyle bir süreci yaşatırsanız akıllı telefonun tuşuna bile düşüncelerini paylaşamaz” dedi.
