Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) gazeteci Deniz Yücel’in tutukluluğuna dair yapılan başvuruyu karara bağladı. Mahkeme, Yücel’in “özgürlük ve güvenlik hakkı” ve “ifade özgürlüğünün” gazetecilik faaliyetleri sebebiyle tutuklanması ile ihlal edildiğine hükmetti.
5’e 2 oy çokluğu ile ihlal kararı veren AİHM, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Yücel’e 2019 yılında verdiği tazminatın açık bir şekilde yetersiz olduğuna kanaat getirerek Yücel’in davasında AYM’nin etkili bir iç hukuk yolu işlevi göstermediğine hükmetti. AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5. madde 1. fıkra ihlali tespitinde Yücel’in suç işlediğine dair şüphenin akla yatkın sebeplere dayandırılmadığını belirterek AYM’nin ihlal kararına atıfta bulundu.
AİHM tespit etti: AYM etkili iç hukuk yolu değil
AİHM, AİHS’in 5. madde 5. fıkra ihlali tespitinde Yücel’in dosyası göz önünde bulundurulduğunda AYM’nin 3 bin 700 avro civarında verdiği tazminatın açık bir şekilde yetersiz olduğuna kanaat getirerek AYM’nin Yücel için etkili bir iç hukuk yolu çözümü olmadığına karar verdi. AİHM, AİHS’in 5. madde 4. fıkrası bağlamında ihlal tespit etmeyerek her ne kadar Yücel ve avukatları soruşturma dosyasına erişememiş olsalar da Yücel’in tutukluluğunun hukukiliğine itiraz edecek kadar bilgi sahibi olduklarına kanaat getirdi.
“Başvurumuz geç ve eksik de olsa sonuçlandı”
Kararı değerlendiren avukat Veysel Ok, “Nihayet başvurumuz eksik ve geç de olsa sonuçlandı. Mahkeme Deniz Yücel’in tutukluluğunun ve hakkındaki delillerinin hukuksuzluğunu tespit etti. Tutuklamanın siyasi saiklerle yapıldığı iddiamızı ise kabul etmedi” dedi.
Mahkemenin Anayasa Mahkemesinin oluşan zararla ilgili verdiği tazminatı da yeterli bulmadığını ve AYM’nin bu açıdan etkili bir yol olmadığını ifade ettiğini kaydeden Ok, “Biz tutuklamanın siyasi saiklerle (18.m. ihlali) yapıldığı iddiamızı büyük daireye de götüreceğiz. Hukuksal mücadele bitmiş değil. Ve elbette Mahkeme bir kez daha #gazeteciliksuçdeğildir dedi” ifadelerini kullandı.
