23 Aralık 1930’da Menemen’de şehit olan Kubilay’ın ölüm yıldönümü öncesi İzmir’de Atatürk üzerine çalışmalarıyla dikkati çeken Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel Son Mühür Tv’ye konuk oldu. Ayşegül Koç’un hazırlayıp sunduğu ‘Gün Başlıyor’ programına katılan Ahmet Gürel, cumhuriyetin son 100 yılına ışık tutan açıklamalarda bulundu. 

İşte Ahmet Gürel’in açıklamalarından öne çıkan detaylar... 

İKİSİ DE BENİM EVLATLARIM 

29 Ekimlerde cumhuriyetin kazanımlarını konuşurken siyasi tarihimize geçen Terakkiperver Partisini konuşmuştuk. O partinin kapatılmasının ardından Mustafa Kemal’in arkadaşı Fethi Okyar’a kurdurduğu, kızkardeşi Makbule’yi de üye yaptığı bir Serbest Cumhuriyet Fırkası kuruluyor. Atatürk, İsmet İnönü’nün başında olduğu Cumhuriyet Halk Fırkası’na da, Fethi Okyar’ın başında olduğu Serbest Cumhuriyet Fırkası’na da eşit mesafede. İkisi de benim evlatlarım gözüyle bakıyor. Demokrat karakterli Fethi Okyar Mustafa Kemal’in parti kur teklifini kabul ediyor.  

TEK ŞARTI CUMHURİYETE VE DEVRİMLERE BAĞLI OLMASI 

Mustafa Kemal’in bir şartı var. Yeni kurulacak parti cumhuriyet ve devrimlere bağlı olacak. Fethi Bey 4 Eylül 1930’da İzmir’e varıyor. Büyük bir ilgi var. O günü Cumhuriyet gazetesi ‘sandala gelenler vapura binip Fethi Bey’e sarlıyorlardı, o kadar büyük sevgi var’ sözleriyle anlatıyor. Rıhtımda aşırı ilgiden Fethi Bey’in ceketi yırtıldı. Ertesi gün abahın erken saatlerinde olaylar başladı. İzmir Palas Oteli’nde büyük bir izdiham yaşanıyor. Çıkan olaylarda halka ateş açılması sonucunda 12 yaşındaki bir çocuk vurularak ölüyor. 50 bin kişiye yakın bir kalabalık var Konak Meydanı’nda. İzmir’de işçiler yasaklamaya rağmen greve gidiyor. Serbest Cumhuriyet Halk Fırkası yurt gezilerinde diğer yerlerde de aynı coşkuyla karşılanıyor.  

İNGİLİZ OYUNUYDU 

Mustafa Kemal hiçbir aman arkasına bakmadan savaşamadı. İngiliz oyunuydu çoğunlukla. Hep isyanlarla uğraştı. Bütün isyanların ucunda hilafet var. 18 Aralık 1930’da Mustafa Kemal’in emriyle Serbest Cumhuriyet Fırkası kapatılıyor. Çünkü, ülke elden gidecek. Cumhuriyet daha 6 yaşında. Fethi Okyar’ı aşan olaylar var. Onun altındakiler ‘istemezükçüler’. Neyi istemiyorlar? Devrimleri istemiyorlar.  

SCF’NİN KAPATILMASININ ARDINDAN OLAYLAR BAŞLIYOR 

SCF’nin kapatılmasından sonra gericiler yurdun birçok yerinde olay çıkartıyor. 23 Aralık günü yani kapatılmadan sadece 5 gün sonra Derviş Mehmet ve altı arkadaşı Menemen Hükümet Konağı’na geliyor. Menemen’i nasıl ele geçireceklerin konuştukları bir toplantı yapıyorlar. Derviş Mehmet hükümet konağının önünde ‘ey müslümanlar ne duruyorsunuz, Halife Abdülmecit hududa geldi, Sancak-ı Şerif çıktı, gelin altında toplanalım, şeriat isteyelim. Ben mehdiyim’diye bağırıyor. 

KUBİLAY ENGEL OLMAYA ÇALIŞIYOR 

 Toplanan kalabalıkla birlikte tekbir getirmeye başlıyorlar. Menemen’de yedek subaylığını yapmakta olan Muzaffer Fehmi Kubilay engel olmaya çalışıyor tüfeklerinde manevra mermisi olan askerleriyle olay yerine intikal ediyor. Korkutmak amacıyla silahını ateşliyor ancak gerçek olmayan mermi Derviş Mehmet’i etkilemiyor. Bu durum onu daha da azdırıyor. ‘Ben mehdiyim, bakın bana kurşun işlemiyor’ diye halkı galeyana getiriyor. Derviş Mehmet ve arkadaşları Kubilay’ı yere yatırıyor ve elindeki bıçakla Kubilay’ın başını kesiyor.Orada bulunan hiçbir Menemenli karşı çıkmıyor. Bir bekçi ve bir jandarma iki şehidimiz daha oluyor olaylarda. Kubilay’ın kesik başını bir sopaya geçirip elden ele dolaştırıyorlar. Menemen’in namusunu koruyan bir subay şehit ediliyor, 300-500 Menemenli sesini çıkartmıyor. Tüm Menemenliler’e mal edilemez.  

BU CUMHURİYETİN BAŞINI KESMEK DEMEKTİR 

Mustafa Kemal’in bir ifadesi var. ‘’Bu, cumhuriyetin başını kesmektir’ diyor. O kadar kızıyor ki, Menemen’i yıkalım, bir abide dikelim. Emsal olsun’ diyor. İsmet Paşa devreye giriyor. Mustafa Kemal’in ‘bir siyah taş dikelim, derhal harkete geçelim’ çağrısından iki gün sonra siniri yatışıyor. Menemen’e yollanan devrim askerleri isyana katılan herkesi yakalıyor. Mahkeme Başkanı Fahrettin Altay, Mustafa Muğlalı da var. Derhal yargılamalar başlıyor. Kubilay’ın başının kesildiği yerde Derviş Mehmet idam ediliyor. Diğer isyancılar Menemen’in çeşitli yerlerinde idam ediliyor. Ben yıllardır Devrim şehitleri sunumu yaparım, faili meçhul kalmayan tek olaydır Kubilay’ın şehit edilmesi.  

İZMİR’E DÖRT YIL SONRA UĞRUYOR 

1926’da Mustafa Kemal’e bir suikast girişimi ortaya çıkartılmıştı. O tarihten Kubilay’ın başının kesildiği 1930’a kadar Mustafa Kemal dört yıl boyunca İzmir’e gelmiyor. Menemen olaylarından sonra hemen İzmir’e geliyor. Menemen’e de uğruyor.  

Kubilay’ı da Sancar Maruflu’yu da saygıyla analım. Sancar Maruflu’nun annesi Neriman Hanım daha lise öğrencisiyken arkadaşlarıyla birlikte Kubilay’ı ziyaret edip onunla fotoğraf çektiriyor. Keşke bugün o fotoğraflar elimizde olsa.  

İZMİR DEĞİL, TÜRKİYE İKTİSAT KONGRESİ! 

İktisat kongresi sadece İzmir için değil Türkiye için önemliydi. Niye? Çünkü Lozan görüşmeleri devam ediyor. Lord Curzon, ‘kapitülasyon deyip duruyorsun İsmet, sizin uyduruk kurallarınızla kapitülasyon kalkma’ diyor. Lozan görüşmeleri arasında 5-6 aylık bir boşluk var. Mustafa Kemal o arada medeni nikaha yakın bir uygulamayla Latife Hanımla evleniyor. Lord Curzon’a karşı İsmet İnönü’nün elini güçlendiren birinci davranış bu. İkincisi de yanılmıyorsam 1135 delegenin katıldığı İzmir İktisat Kongresin toplamak.O bina, benim gözümün önünde yandı o bina. Keşke yanmasaydı. İzmir Valiliği otopark olarak kullanılan alanı kamulaştırdı. Kongre binasını yapıyor. Şükran borçluyuz. İzmirliler’e tavsiye ediyorum. İzmir İktisat Kongresi binası bitmeden gitsinler Atatürk Müzesi’ne. İktisat Kongresi odası var. Orayı bir görsünler.  

ERDAL İNÖNÜ BANA EMANET ETTİ 

1998’de İsmet İnönü’nün evinin önünden geçiyorum, çatısı açılmış. O devirde İzmir Valisi olan Kemal Nehrozoğlu’yla çok güzel diyaloğum vardı, ‘sayın Valim, İnönü’nün evinin çatısı açık, içeri su giriyor’ dedim. Nehrozoğlu hayatına üç defa gülmüştür. Bana gülerek dedi ki, ‘hiç merak etme.  O evi onarıyoruz. ‘’ Ve dediği gibi onarıldı. Benim İnönü Sokağı diye bir talebim oldu, o gerçekleşmedi. 2-3 sene sonra Erdal İnönü İzmir’e gelmişti. Onu babasının evine getirdim. Bana siz kimsiniz dedi, ben Uşakizade Köşkü’nün müdürüyüm dedim. O zaman dedi size bir görev, İnönü Evini’yle de ilgilen. 2000 yılından itibaren bir Lozan’ı anarız orada bir de İsmet Paşa’nın ölüm yıldönümünü anarız. Son yıllarda Konak Belediyesi ilgileniyor. Başkan Abdül Batur’la çok güzel çalışmalar yapıyoruz. Töreni protokol gelsin diye pazartesine kaydırdık. Saat 11.00’de onu anacağız.  

MUSTAFA KEMAL İZMİR NÜFUSUNA KAYITLIDIR 

Mustafa Kemal annesini İzmir’e emanet ediyor. Ben İzmir’in tamamını severim diyor. Annemi Karşıyaka’nın kalbine emanet ettim, ama gerekirse vatan uğruna toprağa girmeye razıyım diyor. Bir daha hatırlatayım, Mustafa Kemal İzmir nüfusuna kayıtlı. Göztepe nüfusuna kayıtlı belgesinin orijinali Uşakizade Köşkü’nde duruyor.  

8 bin konferans verdim Türkiye’nin her yerinde. Ama artık çağıran yok. Üzülüyorum. Olsun, bu günler de geçecek.  

Editör: TE Bilişim