65+ Yaşlı Hakları Derneği, İstanbul'da özel bir hastanedeki sağlık çalışanlarının, paylaşılan görüntülerdeki yaşlı hastaya yönelik kötü muameleleriyle ilgili, "10 Temmuz 2021'de meydana gelen bir suistimal ve taciz olayının, düne kadar bir sessizlik ve ilgisizlik girdabında kaybolup gitmiş olması vahimdir, endişe vericidir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Dernekten yapılan açıklamada, İstanbul'da özel bir hastanedeki sağlık çalışanlarının, yaşlı hastaya yönelik kötü muamelelerinin 14 ay boyunca saklı kaldığı belirtilerek, soruşturmanın yerinde bulunduğu ancak benzer olayların önlenmesi açısından yetersiz kaldığı ifade edildi.

Olayın, kendisini "yaşlı dostu hastane" olarak tanıtan bir kuruluş bünyesinde meydana gelmiş olmasının da durumun vehametini artırdığı vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Daha da önemlisi, sağlık alanındaki her türlü etik kuralı, hizmet anlayışını kökünden çiğneyen bu olayın, normal denetim mekanizmalarıyla değil, bir başka çalışanın ihbar mektubuyla ortaya çıkmış olmasıdır. Yani bu vahim ihlal, hastanede olması gereken kalite kontrol ve insan kaynakları mekanizmaları tarafından fark edilememiştir. Ayrıca hastane, ihbardan sonra gerekli disiplin soruşturmasını yapıp, olayın failleri hakkında 22 Şubat 2022'de savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu açıklamıştır. Ancak, aradan geçen 7 ayda suç duyurusunun ardından adli süreçte, bir çalışanın ifadesinin alınması dışında, ne yapıldığı da bilinmemektedir. Olayla ilgili kapsamlı adli soruşturma ve hastane hakkında Sağlık Bakanlığı tarafından faaliyet durdurma kararı verilmesi, ancak olay sosyal medyaya yansıdıktan, kamuoyu tepkisi büyüdükten sonra olmuştur. Açıkçası, 10 Temmuz 2021'de meydana gelen bir suistimal ve taciz olayının, düne kadar bir sessizlik ve ilgisizlik girdabında kaybolup gitmiş olması vahimdir, endişe vericidir."

"Bu olay gündelik çekişmelere kurban edilmeden değerlendirilsin"
65+ Yaşlı Hakları Derneği olarak, konunun insani, vicdani bir sorumluluk ve bir sistem sorunu olarak görüldüğü belirtilen açıklamada, tüm topluma "ortak insani değerleri yıpratan bu olayı gündelik çekişmelere kurban etmeden, aynı ilgi ve hassasiyeti paylaşarak değerlendirme" çağrısı yapıldı.

Açıklamada, olayda denetim sorumluluğu olan, başta hastane olmak üzere bütün mercilerin, yaşlılara ve onları sağlık kurumlarına emanet eden ailelere, görevini canla başla yapan sağlık çalışanlarına açıklama borçlu olduğu kaydedildi.

Başta sağlık ve bakım kurumları, yaşlılara hizmet veren bütün kurum ve kuruluşları, yaşlı hak ihlalleri, suistimal ve taciz olaylarının önlenmesi, takibi, soruşturulması konusunda etkin, şeffaf ve sürdürülebilir önlemler almaları çağrısı yapılan açıklamada, bu konularda hızlı soruşturma ve kovuşturma yapılması, kamuoyunun zamanında bilgilendirilmesi istendi.

Açıklamada, hastaneler, huzurevleri, bakımevleri gibi kapalı kurumlarda iç denetimin yeterli olmadığının bir kere daha görüldüğü belirtilerek, bu kurumlara yönelik bir denetim mekanizması oluşturulması gerektiği kaydedildi.

Editör: TE Bilişim