Son Mühür Tv’de ‘Gün Başlıyor’ programının konuğu Kozmetik Üreticileri ve Araştırmaları Derneği Başkanı IVA NATURA Genel Müdürü Levent Kahrıman, ‘kozmetik sektörünün 2022’yi yüzde 7-10 bandında bir büyümeyle kapattığına işaret etti. Dünyada yaşanan krizlere rağmen kozmetik sektörü büyümeye devam ettiğini vurgulayan Kahrıman, Covid döneminde hijyen ürünleri çok değer kazanmıştı. 2023’le ilgili beklentiler çok net değil. Dünya genelinde bütçelerde bir daralma var’ dedi. 

İşte Levent Kahrıman’ın açıklamalarından öne çıkan detaylar... 

Gezdiğimiz fuarlarda efektif ürünlerle ilgili dönüşler alıyoruz. Sürdürülebilir kozmetik dediğimiz ambalajından üretimine kadar çevreci bir yaklaşımla üretilen doğal kozmetik ürünlerinin paar kazanacağını düşünüyorum. Dünyann bu durumundan dolayı alternatif markalara bir pazar açılacağını düşünüyorum.  

FİYAT MAKASI DARALIYOR 

Avrupa’da vegan ve organik market zincirleri var. Türkiye’de bu henüz tam anlamıyla olması gereken büyüklüğe ulaşmadı. Bizim ilk başladığımız dönemlerde normal bir şampuan 50 liraysa organik bir şampuan 250 liraydı, şimdilerde bu fiyat makası çok daraldı.  

TÜKETİCİ ÜRETİCİNİN ÖNÜNDE 

Tüketici bence hala üreticinin önünde gidiyor. Çünkü daha çok tüketici ‘ben bunu istiyorum’ diyerek üreticiyi yönlendiriyor. Bir tarafta pazar oluşunca diğer üreticiler de onu üretmeye çalışıyorlar. Dernek olarak aralık ayı başında bine yakın katılımcının katıldığı uluslararası bir etkinlik gerçekleştirdik. Orada yeşil mutabakatı tartıştık. Önümüzdeki 20 yılın belki de en çok konuşulacak konusu olan sürdürülebilir kozmetik kavramını bu kongrede çokça ele aldık. Bu kavramın temelinde toprak var. Toprağın kirlenmemesi, üretkenliğe devam etmesi, dolayısıyla tarım konuşuldu. Trakya Üniversitesi’nin tarımsal miras diye bir projesi vardı. Bir sergi oluşturulmuştu tarımsal miras diye, kongreye bu sergiyi de taşıdık.  

KOZMETİĞİN ÖNLEYİCİ BİR YANI VAR 

Kozmetik sektörünün sağlıkta önleyici bir yönü var. Temizliğinizi yaparsanız hastalanmazsınız,ağız temizliğini yaparsanız dişleriniz çürümez gibi. Kozmetik bizi iyi hissettiren bir alan. Geçtiğimiz 3-5 yılda teşhiste bulunduk, fotoğrafını çektik, mevcut durumda ne yapılması gerektiğini gördük. Bu yılda artık yapılması gerekenleri nasıl yapacağız, hangisinden başlayacağız sektör olarak konuştuğumuz konular olacak. Dernek olark masamızda bu var. Sürdürülebilir Komisyonu kuruyoruz. Karbon ayak izi, su ayak izi hesaplamalarına kadar etkin ve uygulanabilir faaliyetlerle önlerini açmaya çalışacağız.  

ENDEMİK AÇIDAN ÇOK ŞANSLIYIZ 

Türkiye endemik tür açısından çok şanslı bir ülke. Avrupa’nın toplam bitki sayısından bile fazla olduğunu söylüyor botanik uzmanları. O anlamda çok avantajımız var. Dezavantajımız şu, gittikçe genç nüfus kırsal alandan uzaklaşıyor. Tarım arazileri bölünmüş halde. Küçük arazilerde endüztriyel tarım çok mümkün olmuyor. İkincisi de itibar yönetimiyle ilgili sıkıntılarımız var. İnsanlar Alp dağından, Himalayalardan bir şeye ilgi duyarken Kaz Dağları’ndan gelene o kadar itibar etmiyor. Bizim gündemimizde olan konulardan biri de bu. Sağlık Bakanlığı kayıtlarına göre üç bin 600 tane üretici var. Çok ciddi sayıda teknik eleman çalışıyor. Çok dinamik, KOBİ’lerden oluşan firmalarımız var. Üretilen ürünlerin güvenli olduğuna dair alt yapımızın oluşması lazım.  

TAKLİT ÜRÜN DÜNYANIN SORUNU 

Taklit ürünlerin önüne geçmek çok zor. Tüm dünyada var olan bir sorun bu. Bir tedarik zincirindeki herkes taklit ediyor. Sadece parfümün içi değil, parfümün şişesini de taklit ediyor. Birisi etiketini basıyor, birisi camını yapıyor, burada çok büyük bir ekonomi var. Haksız rekabet var. Üretici fiyatından şüphe duymalı. O fiyata satıyorsa ya çalmıştır satıyordur, ya taklit etmiştir satıyordur.  

HER GÜN 200’E YAKIN BİLEŞEN 

Kozmetiğin tamamı yasal olarak ve mental olarak iyi olmak zorundadır. Bir üründe en az 25-30 bileşen var. Kozmetik ürünü kullanan biri gün içinde 190-200 farklı kimyasal bileşene maruz kalır. Allık sürdünüz 20 bileşen var, saçınıza fön yaptınız içinde 15 tane bileşen var,şampuan kullandınız, rujunuz, parfümünüz derken 200’e yakın bileşene temas ediyorsunuz demektir.  

ETİKET OKURYAZARLIĞI 

Şirketler markalarla, markalar etiketlerle iletişim kuruyorlar. Bizde etiket okuryazarlığında sıkıntı var.  

Editör: TE Bilişim