Ali ÇATALBAŞ/ İzmir Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı Olağan Meclis Toplantısı ikinci bileşimi, Meclis Birinci Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde gerçekleştirildi.
Gergin geçen toplantıda ilk tartışma yapılan sunumla başlarken Ankara merkezli bir gençlik derneğiyle yapılacak protokol üzerine yapılan tartışmalarla devam etti. 


OTURUMDA “SUNUM GERGİNLİĞİ”
Oturum başlangıcında CHP’li meclis üyesi Hakan Barçın, geçtiğimiz haftalarda hem İzmir hem de ülke gündeminde büyük tartışmalara neden olan ve Aliağa’da sökümü planlanan ancak daha sonra Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Türkiye karasularına girişi engellenen eski uçak gemisi NAe Sao Paulo isimli gemiyle ilgili sunum yapma üzere söz aldı.
Barçın, sunumunda geminin gelişine karar verilmesi son olarak geçtiğimiz hafta rotasını yeniden Brezilya’ya çevirmesine kadar olan süreç hakkında bilgi verirken sunumun ardından mecliste “usul” üzerinden tartışma yaşandı.


ÖZUSLU’DAN MECLİS ÜYELERİNE ÖZÜR
Barçın’ın konuşmasının ardından Özuslu, sunumun tutanaklara gündem dışı konuşma olarak geçmesi talebinde bulunurken yaşanan usulü hata nedeniyle meclis üyelerinden özür diledi.


HIZAL: SUNUM YAPACAĞIZ ADI ALTINDA…
Sunumun ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, sunum yapılırken siyasi mesaj verildiğini belirterek tepki gösterdi ve “Biz burada 4. Yıla giriyoruz. Artık usulü tartışmalara girmek niyetinde değiliz. Gündem dışı konuşmaların meçisin başında ya da sonunda yapılması konusunu çok tartıştık. Bir meclis üyesi çıkıp İzmir’de gündem olmuş ve sonrasında Sayın Bakanımızın meseleye el atmasıyla gündemden çıkmış bir konuyla ilgili bir meclis üyesinin sunum yapacağız adı altında siyasi konuşmalar yapmasını kabul etmiyoruz. Gündem dışı konuşmalarda koşulabilecek konun bu şekilde konuşulması meclise büyük saygısızlık. Bu noktada sizden özür bekliyoruz. Bizler hepimiz” seçilmiş insanlarız bu nedenle siyasi kurnazlıklar yaparak, teknik sunum yapacağım diyerek bütün teamülleri çiğneyerek siyasi mesajlar vermek doğru değil Bakan geri adım attı gibi ifadeler kullanmak doğru değil. Tüm meclis heyetine büyük saygısızlık yapılıyor son dönemlerde. Bu işe bir an önce müdahale etmek zorundasınız. Aksi halde biz orada şöyle düşünüyorduk, ama öyle olması gibi bir ifade… Testi kırıldıktan sonra o testinin toplanmasını uygun olmadığını düşünüyoruz. Siyasi kurnazlık yaparak… Başka bugün başak bir arkadaşımız çıkıp siyasi mesaj verecek Bunun ardı arkası kesilmez. Bu nedenle ilgili arkadaşın çıkıp özür dilemesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.


BARÇIN: ALGIDA SEÇİCİLİK KİŞİNİN KENDİ BİLECEĞİ İŞ 
Hızal’ın sözlerine yanıt veren Barçın, “Burası meclis. Siyaset yapacağız. Evet ben geri adım atmak dedim ama gazete kupürünü okudum. Kendi adıma da teşekkür ettim. Algıda seçicilik kişinin kendi bileceği iş. Ben konuşmamın hiçbir yerinde teknik sunum demedim” diye konuştu.

ÖZUSLU: HATA BENİM
Son olarak konuşan Özuslu, özrünü yineledi ve “Ben Hakan Bey konuşmaya başladığında ne olduğunu gördüm. Ardından konuyu anlayıp özür diledim ve gündem dışı konuşma olarak telakki ettik. Süre aşımı da olmadı. O nedenle tüm arkadaşlarımız gündem dışı konuşma olarak söz alabilir. Usulü bir hata olmuştur. Gündem dışı konuşmaların gündemimizdeki sırası belli. Ama konu gündem dışı konuşma olduğu için tüm meclis üyelerimizin söz alma hakkı var. Ama hata benim. Özür dilerim” ifadelerini kullandı. 


PROTOKOL ÖNERGESİNDE ‘ANKARA’ TARTIŞMASI
Gergin başlayan oturumda ikinci tartışma ise Avrupa Gençlik Forumuna yapılan 2025 yılı Avrupa Gençlik Başkenti unvanı başvuru ve unvanın kazanılması durumunda Avrupa Gençlik Başkenti programı hazırlık, uygulama ve izleme süreçlerindeki çalışmalar için İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Gençlik Örgütleri Forumu Derneği arasında protokol imzalanması önergesi oldu.
Komisyonlardan oyçokluğuyla gelen ve mecliste de oyçokluğuyla kabul edilen önerge, AK Parti tarafından derneğin İzmir merkezli bir dernek olmaması yönüyle eleştirilirken salonda tansiyon bir kez daha yükseldi.
İlgili madde üzerinde söz alan AK Partili meclis üyesi Burçin Kevser, protokole ilişkin çekincelerini ortay oydu ve “Bu bir protokol. Büyükşehir’in Gençlik Örgütleri Derneğiyle yaptığı bir protokol. Biz 2025 yılında İzmir’in Avrupa Gençlik Başkenti olmasın isteriz ancak protokol yaptığımız derneğe ve dernek yapısına baktığımızda takıldığımız bazı hususlar var. Öncelikle dernek, Ankara merkezli ve tüm Türkiye çapında çalışıyor. Eğer ki biz İzmir’i gencik başkenti yapacaksak İzmirli bir dernekle yapmamız gerekiyor. Önyargılı olmamak için derneğin alt yapılanmalarına batığımızda Buca Belediyesine bağlı gençlik merkezini görüyoruz. Bunun dışında başak hiçbir şey ok. Biz isterdik ki eğer bir dernekle çalışılacaksa İzmir’den, İzmirli gençlik STK’ları ve topluluğunun toplandığı çatı bir dernekle çalışılsaydı. Bunun yanında başak bir nokta da daha var. Bir diğer nokta ise Gençlik Örgütleri Forum derneğinde biz zaten bir alışma yapmışız. 9 Nisan’da Başkan Soyer’in bir demeci var. Biz AK Parti grubu olarak şunu sorguluyoruz. Finale kadar gedik, finalden sonra neden protokole ihtiyaç duyuyoruz diye sorguluyoruz. Dolayısıyla protokole oyçokluğu veriyoruz” dedi.


SÖZÜPEK: ÖNEMLİ OLAN KENTİMİZE KAZANDIRACAKLARIMIZ
AK Partili Kevser’in sözlerine yanıt veren Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve CHP’li meclis üyesi Bülent Sözüpek, protokolün amacına dikkat çekti ve “Bizim dernek yapılarını sorgulamak gibi bir yetkimiz yok. Biz Avrupa’mın gençlik başkenti olmak için başvuruda bulunmuşuz Türkiye’deki derneklerle bu faaliyeti yapmamız kadar da doğal bir şey yok. Biz protokolle gençlerin istihdamına katı koymak istiyoruz. Burada önemli olan yapacağımız faaliyetler ve kentimize kazandırtacaklarımızdır” diye konuştu.


KÖKKILINÇ: HİÇ KİMSEYİ AYIRMIYORUZ
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise toplumsal fayda vurgusu yaptı ve “Biz sayısız STK ile protokol yaptık. Katılımcı ve çoğulcu demokrasiyi önemsedik. Açıkçası oyçokluğu olduğu için komisyon raporunu okudum. İBB için zarar olabilecek bir durum görmedim. Ülkenin ya da dünyanın neresinden olursa olsun toplum için ortak fayda getirecek her türlü işbirliğine açığız. Biz hiç kimseyi ayırmıyoruz. Yeter ki toplumsal bir fayda getirsin” dedi.


YILDIZ: LGBT’Yİ SAVUNANLAR OLDUĞUNU BİLİYORLAR MI?
Kökkılınç’ın ardından söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, protokol imzalanan derneğin alt kuruluşlarında LGBTİ’li grupların desteklendiğini ifade ederken konuya tepki gösterdi ve “Nedense ifade ettiğimiz meseleler konusunda cevap vermek yerine konuyu sağından ve solundan dolaşarak anlatıyor CHP’li meclis üyeleri. Tunç Soyer’in yönetime geldiği günden bugüne bu tür protokollerde karlı durduğumuz bir şey var. Bu protokolü yaptığımız derneğin alt kuruluşlarında Genç LGBT’li Derneği olduğunu ya da LGBT’yi savunanlar olduğunu biliyorlar mı? Biz bu tür derneklerle yapılacak protokollere inancalarımız gereğiyle karşıyız. Biz bugün de yarın da bu tür girişimlerin toplumda kabul edilebilir noktaya taşınmasına karşı tepkimizi ortaya koymaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

İSİM KONUSUNDAN USUL TARTIŞMASINA
Mecliste tartışma konusu olan konulardan biri de Necip Fazıl Kısakürek’in ölümünün 39. yılı vesilesiyle şairin adının herhangi bir bulvar ya da kültür merkezine verilmesi önergesinin komisyonlarda oyçokluğuyla reddedilmesi oldu. 
Önerge mecliste de oyçokluğuyla reddedilirken CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın’ı önergeye ilişkin yapılan tartışmaların ardından yeterlilik önergesi vermesi ve Özuslu’nun önergeyi oylamasıyla oturumda yeniden usul tartışması alevlendi.


ALPTEKİN: HELALLEŞME MİSYONUNA UYGUN DAVRANILMIYOR
Önergeye ilişkin söz alan önerge sahibi AK Partili meclis üyesi Hıdır Alptekin, “helalleşme” göndermesi yaptı ve “Bugüne kadar gruplardan gelen isim önerilerine siyasi yaklaşmadık ve uygun olan bütün önerileri oy birliği ile geçirdik. Necip Fazıl ismini verilmiyor olmasının siyasi olduğun düşünüyorum. Necip Fazıl kadar siyasi ise Nazım Hikmet ismi de o kadar siyasi. Genel Başkanının helalleşme misyonuna uygun davranmadığınızı düşünüyorum. Bu nedenle kararın tekrar gözden geçirilmesi için komisyonlara iade edilmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.


HIZAL: ÜÇ YILDIR BİR TESİS YAPAMADI DA…
Alptekin’in ardından söz alan Hızal, “Hukuk komisyonu üyesi CHP’li arkadaşların neden uygun görülmediğin, hukuki bir gerekçe mi var, siyasi bir gerekçe mi var yoksa İBB 3 yıldır bir tesis yapamadı da ondan mı ismi verilemiyor bunu açıklarsa sevinirim” diye konuştu.


AYDIN: BU ÖNERGENİN VERİLMESİNİN TEK NEDENİ…
Eleştirilerle ilgili söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın, “helalleşme” göndermesine tepki gösterdi ve “Hukuk komisyonu üyelerimize karşı yalpan sözler bu önergenin neden verildiğini gösteriyor. İyi niyetle verilmemiş bir önerge olduğunu bize gösteriyor. Çok açık bir şekilde anlaşılıyor ki… Mecliste zaman zaman bu önergeler ile karşılaşıyoruz. Arkadaşlarımızdan rica ediyorum önerge verirken belediyenin yetkilerine baksınlar. Bu meclisin daha önce aldığı ilke kararlarına baksınlar. Bir tutarlılık sağlamaya çalıştık. Belediyenin kültür merkezlerine bir isim verilecekse bu yetki belediye idaresine aittir. Belediye yetkisinde olan cadde bulvar gibi yerlere isim vermektir. Bu önergenin verilmesini tek nedeni 6’lı masadaki ‘helalleşme’ tartışmalarını buraya getirmeye çalışmak” ifadelerini kullandı.


HIZAL: BEN SİYASİ TARTIŞMA YAPMAK İSTESEM…
Aydın’ın üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Bir arkadaşımız iyi niyetli bir önerge verdi. Haklı olarak önerge reddinin gerekçesini ne olduğunu, hukuki bir gerekçe olup olmadığını ve bunlar yoksa siyasi bir karar olduğunu söyledi. Ancak böyle bir eleştirinin altından çıkarak ‘siz bir önerge vererek siyasi amaçlarla veriyorsunuz’ derseniz ben buna niyet okuma ve art niyetlisiniz derim. Ben siyasi bir tartışma yapmak istesem ben ve meclis üyesi arkadaşlarımız bunu dik alasını yaparız. CHP grubunda 2 arkadaşımız konuştu. İkisi de birbiri çelişen ifadeler kullandı.  Pagos’u bin yıllık Kadifekale’ye verdiğinizde orada yaşayan insanlara sordunuz mu? Sormadınız. Kim verdi? Bu şehri yöneten İBB Başkanı verdi. Gelin bunu komisyonlara geri gönderelim ve Sayın Tunç başkan konuyla zaten ilgilenecektir. Gelin gezelim birlikte mutlaka uygun bir yer buluruz” dedi.
Hızal’ın konuşmasının ardından yeniden söz alan alan CHP Grup Başkanvekili Aydın’ın “yeterlilik önergesi” vermesiyle birlikte mecliste yeniden usul tartışmaları yaşandı. Özuslu Hızal ve Aydın’a usul konusunda lehte ve aleyhte söz verirken karşılıklı restleşmelerle yapılan tartışmalar yine ulusal siyasete kaydı.

Editör: TE Bilişim