Bir yılı daha geride bırakıyoruz. Pek çoğumuz için 2021'in pek iyi geçmediğini biliyorum. Bu nedenle 2022'den çok daha fazla şey bekliyoruz.

Aslına bakarsanız ben bu 'beklemek' kelimesinden de eyleminden de çok haz etmiyorum. Hayatın olumsuzlarını değiştiremeyebilirim ama kendimi geliştirebilir ve bakış açılarımı yenileyebilirim. Yeni yılımı istediklerimi gerçekleştirebildiğim anlardan ibaret kılabilirim. İnanıyorum ki insan kendini değiştirirse, her şeyin üstesinden gelebilir.

Bu tazelenmeyi, derinleşmeyi ben en iyi kitapların kılavuzluğunda yapabiliyorum. İstediğim kitaplara çeşitli yollarla ulaşabiliyor, paramın yettiği kadarını alabiliyorum. Alamadığım ve sadece dokunabildiğim çok sayıda kitabın olması beni üzüyor. Ama benim kadar şanslı olmayanların da var olduğunu biliyorum. Büyük kentlerden uzak yerlerde yaşayanlar ve özellikle ekonomik koşulların zorlaşmasından etkilenenler kitaplarla buluşmakta zorlanıyor.

İşte tam da burada devreye kütüphaneler giriyor. Farklı hayatlar, deneyimler ve türlü içeriklerde bilgiler sunan yüzlerce kitaba ev sahipliği yapan mabetler... Ancak bunlar ülkemizde çok yetersiz olduğu gibi aralarında kitapların dolaşımının sağlandığı bir ağ da olmaması çok acı.

Öğretmen, yazar Recai Şeyhoğlu, bu mabetleri çoğaltmak için elini taşın altına koyanlardan. Annesi Rasime Şeyhoğlu için bugüne kadar 50 kütüphane ile 9 Aydınlanma Evi kurdu. Önümüzdeki günlerde de İzmir ve Manisa'da 51. ve 52.yi açacak. "Kitabın kırsala yolculuğu" ya da "Köylerde Rönesans" olarak adlandırdığı bu 'Aydınlatma' çabalarını yakında çekimlerine başlayacağım bir belgeselle anlatacağız.

Recai Şeyhoğlu'nun bugünlerde dillendirdiği ve Hikmet Altınkaynak'ın da Cumhuriyet Gazetesi'nde güzel bir yazıyla kaleme aldığı bir istediği var. O da İzmir Edebiyat Müze Kütüphanesi’ne İzmir doğumlu şair, yazar Attilâ İlhan adının verilmesi. Ben de Hikmet Altınkaynak gibi bu konuyu destekliyor ve bir kampanyaya dönüşmesini öneriyorum.

Nedeni, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu müze kütüphaneleri farklı illerde o şehrin sevilen isimlerine adayarak açması. Mesela; İstanbul Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat Müze Kütüphanesi, Ankara Mehmet Akif Ersoy Edebiyat Müze Kütüphanesi, Diyarbakır Ahmet Arif Edebiyat Müze Kütüphanesi, Erzurum Erzurumlu Emrah Edebiyat Müze Kütüphanesi, Adana Karacaoğlan Edebiyat Müze Kütüphanesi, Kütahya Evliya Çelebi Edebiyat Müze Kütüphanesi ve Trabzon Muhibbi Edebiyat Müze Kütüphanesi gibi...

Eminim bu kampanyayı destekleyenler çok olacaktır. Çünkü Attilâ İlhan İzmir ve Türkiye için çok önemli, büyük bir düşünür, yazar ve şairdir...

İzmir'e İzmir Attilâ İlhan Edebiyat Müzesi ve Kütüphanesi daha çok yakışacaktır. Bu konunun İl Kültür Müdürlüğü'nde tartışıldığını biliyorum. İzmirliler bu konuda görüşlerini bu kuruma bildirmelilerdir.

Dileklerinizin gerçekleştiği bir yıl olsun.

Sevgiler...